Kapalı olmadığına sevindim. Açlıktan ölüyordum. | Open Subtitles | . سعيدة لأنه ليس كذالك , كنت اتضور جوعاً |
Açlıktan ölüyordum! | Open Subtitles | كنت اتضور جوعاً! |
Açlıktan ölüyordum ve tükenmiştim. | Open Subtitles | كنت جائع ومنهك |
Açtım, Açlıktan ölüyordum... | Open Subtitles | كنت جائع.. |
Ve incirlerden hangisini seçeceğime bir türlü karar veremediğim için Açlıktan ölüyordum. | Open Subtitles | اتضور جوعا حتى الموت فقط لأني لم استطع اخذ قرار اي من التين اختار |
Ah, kahvaltı. Açlıktan ölüyordum. | Open Subtitles | نعم.الطعام فانا اتضور جوعا |
Hapisten çıktığımda Açlıktan ölüyordum ve elimizde sadece sapığın beyni vardı. | Open Subtitles | لقد كنت أموت جوعا حينما خرجت من الحبس و دماغ المهؤسه كان كل ما لدينا |
Yakalananları topladım çünkü Açlıktan ölüyordum! | Open Subtitles | ثم انسحبت لأننى كدت أموت جوعا! |
Açlıktan ölüyordum! | Open Subtitles | كنت جائع ! كنت جائع ! |
Açlıktan ölüyordum! | Open Subtitles | . كنت اتضور جوعا ! |
Son bir dileği kalan aynayı bulmak için rüzgarda savruldum, neredeyse böceklerin ve yarasaların saldırısına uğruyor ve Açlıktan ölüyordum ki Terence bana ay taşını kırdırmak yerine sivri bir şey bulsaydı bunların hiçbirine gerek kalmayacaktı. | Open Subtitles | لقد كدت أقتل من قبل البق و الخفافيش ..واجهت مشاكل جمة في كل مكان،بواسطة الرياح وكدت أموت جوعا لأجد مرءاة ...ما زال بها اخر أمنية |