O herifi karga tulumba buradan çıkarın... kapıyı açmak için de kafasını kullanın. | Open Subtitles | أريدكم أن تحملوا هذا الشخص ,و تلقون بة في الخارج,استخدموا رأسة لفتح الباب |
Tamam, biliyor musun, duvarda boşluk açmak için ateş toplarını kullanırsın. | Open Subtitles | حسنا، تعرف ماذا، إستعمل كراتك النارية لفتح فتحة في ذلك الحائط. |
Tornavidayı konzerve kutularını açmak için kullandıysa, içindeki yemekten birazının bulaştığını düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت أنّه لو إستخدم المفكّ لفتح العلب لربّما علِق بالطعام ، أيضًا |
Lane bunu istiyorsa açmak için planı olduğuna emin olabilirsin. | Open Subtitles | إذا لين يريد ذلك، يمكنك الرهان ان لديه خطة لفتحه. |
Kilitli kapıları açmak için güce ihtiyacın var. | Open Subtitles | إنك تحتاج إلى القوة لتفتح تلك الأبواب المغلقة. |
Cesare Borgia hacılaryolunu açmak için Marino'daki türbeye doğru ilerliyor. | Open Subtitles | تشيزري بورجيا متجه نحو المزار في مارينو, لفتح طريق الحجاج. |
Hesap açmak için en az 100 dolar yatırmanız gerekiyor biliyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | تعلم بأنك تحتاج إلى 100 دولار على الأقل لفتح حساب عندنا، صحيح ؟ |
Yürüyüp geçtiğim kapıları açmak için hayatlarını bile feda etmiş olanların omuzlarında durduğum gerçeğini çok takdir ediyorum. | TED | أنا ممتن للغاية لحقيقة أنني الآن أحذو حذو أولئك الذي ضحوا بحياتهم لفتح الأبواب التي مررت من خلالها. |
Ağzını açmak için fazla uzağa gidemez. | Open Subtitles | هو لن يدخل بعيدا هناك بما فيه الكفاية لفتح فَمه |
Ben neyi kanıtladığını anlamadım. Ancak o şeyi açmak için kuvvetli bir el gerekli. | Open Subtitles | لا أرى ماذا يثبت ذلك، عدا أنك كنت تريد يداً قوية لفتح ذلك الشئ |
Sadece bir kere kırmızı diş fırçasını lavaboyu açmak için kullandım. | Open Subtitles | لأنني استخدمت الفرشاة الحمراء لفتح البالوعة |
Bir kitapçı dükkanı açmak için tüm bürokratik prosedürü yerine getirmek istiyorum . | Open Subtitles | احتاج لمعرفة كل الاجراءات البيروقراطية لفتح مكتبة |
Ben bir kitapçı açmak için tüm bürokratik prosedürü öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | احتاج لمعرفة كل الاجراءات البيروقراطية لفتح مكتبة |
Sadece bir imza, dosya açmak için yapması gereken sadece bu. | Open Subtitles | كل ما احتاجه .. توقيعه على الورقة لفتح الملف و هذا فقط .. ليس اكثر |
Proxima Centauri'ye giden kapıyı açmak için yer çekimi moduna geçme izni aldılar. | Open Subtitles | كل النظم ، بدت ممتازة كان لديهم ، إشارة البدء لإستخدام دافع الجاذبية لفتح البوابة البعدية للظلمان القريب |
Ayağınızı yere sağlamlaştırır, karnınızı içine çeker, sırtınızı gerersiniz, onu açmak için yeterli güç yaratırsınız. | TED | تثبّت قدميك، تشدّ بطنك، و تقلض ظهرك، محدثاً قوة كافية لفتحه بقوّة. |
Chris'in çantasını açmak için Tiffany'nin anahtarını kullandın ve maymuncuğu çaldın. | Open Subtitles | إستخدمته لتفتح حقيبة كريس وتسرق المفتاح الثلاثى |
Bayan yolu açmak için vinci beklemek zorundayız | Open Subtitles | ..سيدتي، يجب علينا انتظار مجيئ الرافعة قبل أن نفكر حتى في فتح الطريق للسيارات |
Anahtarınızı çoğaltmış... ve kapıyı açmak için onu kullanmış olabilirdi ama kullanmadı. | Open Subtitles | حسناّ ، كان بأمكانه صنع نسخة من مفتاحك وكان بأمكانه أستخدامه ليفتح هذا الباب لكنه بالطبع لم يفعل |
Bu yüzden, bir gün adamın biri kapımı çaldı bende açmak için ordaydım. | Open Subtitles | ولهذا، عندما جاء رجلٌ ليطرقعلىبابيذات يوم .. كنتُ موجوداً لأفتح ذلك الباب .. |
Bagajdaydı. Kilidi açmak için ateş etmek zorundaydım. | Open Subtitles | كانت في حقيبة السيارة اضطررت لإطلاق النار على القفل لفتحها |
Silah en son kendi penceresinde delik açmak için kullanıldıktan sonra kayboldu. | Open Subtitles | والآن، كلاهما ليست حقيقة أنه استخدم لإطلاق رصاصة باتجاه نافذتها تلك الليلة |
Evet, ama iki köprü açmak için sistemi ayarlamak ne kadar zor olur hiç fikrin var mı? | Open Subtitles | نعم , ولكن هل لديك أيّ فكرة كم سيكون من الصعب تكوين النظام لفَتْح جسري مكان وزمان متزامنين؟ |
Bu bizim neden yeni pazarlar açmak için Çin'e girdiğini açıklamaktadır. | TED | حسناً أجل ، لماذا أجبرنا الصين على فتح أسوقها |
Yer açmak için bir Romanyalı kadın ve çocuğu filikadan çıkarılmış. | Open Subtitles | وقد أجبروا إمرأة رومانية وطفلها مغادرة زورق الانقاذ ليفسحوا لها مجالًا. |
Evi açmak için yeterince oya sahibim şu anda. | Open Subtitles | إنني الآن حصلت على جميع الأصوات المطلوبة لإفتتاح المركز |
Belgeseli açmak için, görsel açıdan mükemmel bir sahne bu. | Open Subtitles | هذه أفضل لقطة لأفتتاح الوثائقي |
Kerbela yakınında birkaç otel açmak için geldim. | Open Subtitles | ورجعت لأفتتح داري نزلاء بالقرب من كربلاء. |
Ölmüş atalarımız bize geçmişin kilidini açmak için bir anahtar bıraktılar. | Open Subtitles | ترك لنا أجدادنا الميتين مفتاحا لفك رموز الماضي |