"ağızlık" - ترجمة من تركي إلى عربي

• كمامة
• الكمامة
• القصبة
• لحاملى
• كمّامة

Sana ağızlık taktığımızı sanıyordum.
لِأجلِ قتلها ؟ اعتقد اننا وضعنا كمامة عليك.

Köpek seni ısırdığında ya onu uyutursun ya da ağızlık takarsın.
بعدما بعضك الكلب، يمكنك أن تضعه للنوم أو أن تضع كمامة عليه.

Şu herife ağızlık takın.
- حَسَناً، يُصبحُ a كمامة على ذلك الرجلِ.

ağızlık takmak gibi bir şey.
إنها مثل لبس الكمامة

ağızlık.
وإنما القصبة.

Ne tahılları öğüten, Mısır'ın tuğlaları için saman yapan öküzlere ağızlık takmalısın, ne de buğdayı sapından ayırmak için rüzgarda sürekli buğday savuran ağzına kadar dolu Nil teknelerinden durmamacasına sahile buğday taşıyan kölelerin emeklerini karşılıksız bırakmalısın.
ظلت الثيران تطأ حبوب الذره تصنع القش لحاملى الأحجار فى مصر لا تستثنى الأذرع التى تغربل الحبوب فى الرياح

ağızlık takman gerekmiyor mu?
أليس من المفترض أن يكون لديه كمّامة على فمه؟

Bir de ağızlık takalım bari.
لما لا يضعون كمامة للأطفال فحسب؟

Ağızlarına ağızlık takacaktın!
كان يجب عليك ان تضع كمامة على افواههم

İyi, güçlü bir ağızlık.
أي كمامة قوية جيدة.

Köpeğe ağızlık takmalısın Abby.
كان يجب وضع كمامة على ذلك الكلب يا (آبي).

Şu köpeğe ağızlık takmalısın.
يجب وضع كمامة على هذا المغفل

Bir ağızlık istiyorum.
أُريدُ a كمامة.

Jean Pierre ona ağızlık takmalı.
يجب علي (جاين بيبر) أن يضع كمامة عليها.

Sana bir ağızlık getireceğim.
سأحيك لك كمامة

- Ona bir ağızlık tak.
ضع كمامة عليه

ağızlık.
إنها القصبة.

Ne tahılları öğüten, Mısır'ın tuğlaları için saman yapan öküzlere ağızlık takmalısın ne de buğdayı sapından ayırmak için rüzgarda sürekli buğday savuran ağzına kadar dolu Nil teknelerinden durmamacasına sahile buğday taşıyan kölelerin emeklerini karşılıksız bırakmalısın.
ظلت الثيران تطأ حبوب الذره تصنع القش لحاملى الأحجار فى مصر لا تستثنى الأذرع التى تغربل الحبوب فى الرياح

ağızlık takıyor şu anda.
إنّه يرتدي كمّامة