ويكيبيديا

    "ağabeyinle" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أخيك
        
    • أخيكِ
        
    • اخيك
        
    • لأخيكِ
        
    • أخيكَ
        
    Peki... ağabeyinle birlikteyken, uçabiliyorsun, ve ressamla birlikteyken de-- Open Subtitles , إذاً . . عندما تكون مع أخيك , يمكنك الطيران
    Cuma günü akşam yemeğinde ağabeyinle görüşüyoruz, değil mi? Open Subtitles إذاً، ألا نزال على موعد للقاء أخيك للعشاء ليلة الجمعة؟ لا
    Askerlerin ağabeyinle ilgili neler söylediklerini duydun mu? Open Subtitles هل سمعت جنود البحرية يتحدثون عن أخيك هناك ؟
    Dairelerin hepsi güzel de bence önce ağabeyinle olan durumu çözmelisin. Open Subtitles كلّها تبدو شققًا جميلة، ولكنّي أرى أن تتصالحي مع أخيكِ
    Sonunda hakkında konuşmayı reddettiğin gizemli ağabeyinle tanışabileceğim. Open Subtitles أخيرًا سأتمكن من مقابلة اخيك الغامض والذي ترفض الحديث عنه
    Ee, artık ağabeyinle konuşmak istemiyor musun? Open Subtitles ما عُدتِ تقولين مرحبا لأخيكِ الكبير؟
    Bir başına ağabeyinle ilgileniyorsun. Open Subtitles أنتما تعتمدانِ على نفسيكما ،، أنتَ تتكفلُ برعايةِ أخيكَ
    Bunun ağabeyinle ilişkine zarar verip vermemesi sana bağlı. Open Subtitles يمكن أن تدع هذا يخرب علاقتك مع أخيك .أو العكس
    Hareketlerin öylesine tahmin edilebilir ki ağabeyinle anlaşma yapmak zorunda kaldım. Kendisini de hiç sevmem. Open Subtitles أنّ تصرّفاتك متوقّعة جدًّا، فاضطررت للتحالف مع أخيك الذي لا أطيقه
    Yani seni hapishaneye kilitleyen ağabeyinle ve senden hep aşağıda olan stabil çocukla müttefik olmayı mı seçiyorsun? Open Subtitles لذا آثرت التحالف مع أخيك الذي حبسك في سجن والسائس الذي ما زال حتّى الآن أدنى منك؟
    Bu karınla oynaman gereken bir oyunmuş gibi ağabeyinle değil. Open Subtitles ذلك يبدو كأنها لعبة يجب أن تلعبها مع زوجتك ليس مع أخيك
    Senin ağabeyinle evleneceğim ve sen beni sonsuza kadar bırakacaksın, değil mi? Open Subtitles سأتزوج أخيك و ستتركني للأبد أليس كذلك؟
    Artık ağabeyinle işler yolunda. Open Subtitles انظري، الأمور طيّبة مع أخيك الآن
    - ağabeyinle böyle konuşamazsın. Open Subtitles لا تتحدث مع أخيك بهذه الطريقة.
    Az önce ağabeyinle konuştum. Open Subtitles أنا تحدثت للتو مع أخيك
    ağabeyinle iyi arkadaşız. Open Subtitles أنا صديقةُ أخيك
    Baltimore'da olduğun süre boyunca sürekli ağabeyinle birlikteydin. Open Subtitles أنت كنت مع أخيك طوال الوقت أثناء تواجدكما (في (بالتيمور
    Tamam, anladım. ağabeyinle senin aranda, çok gizli. Open Subtitles أعلم، فهمتُ، أمر سرّيّ بينكِ وبين أخيكِ مفهوم
    Dairelerin hepsi güzel de bence önce ağabeyinle olan durumu çözmelisin. Open Subtitles كلّها تبدو شققًا جميلة، ولكنّي أرى أن تتصالحي مع أخيكِ
    Sırf senin yakınında olmak için ağabeyinle vakit geçirirdim. Open Subtitles لقد كُنت أقضي وقتاً طويلاً حول أخيكِ فقط لأكون حولك
    O zaman, dersten sonra eve gelip, ağabeyinle senin için yemek hazırlayabilir miyim? Open Subtitles لذا باستطاعتي ان اعود بعد الدرس و اجهز كل شيء من اجل العشاء مع اخيك الليلة؟
    Önemli bir konu hakkında ağabeyinle konuşmam gerek. Open Subtitles أريد أن أتحدّث لأخيكِ بشأن أمرٍ مهم
    Cyril, bir dakika bekler misin, ağabeyinle görüşeceğim? Open Subtitles أتَسمَحُ لي أن أتَكَلَّمَ معَ أخيكَ دَقيقَةً يا (سيريل)؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد