ويكيبيديا

    "ağlıyor ve" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • وتبكي
        
    • تبكي
        
    Meryem ana yüzünü çevirmiş ağlıyor. Ve şu halinize baktığında, nasıl kirlenip bozulmuş olduğunuzu gördüğünde. Open Subtitles تـُشيح مـريــم العذراء بوجهها بعـيداً وتبكي
    Yorgun artık hamile olmadığı için mutlu reklamlara bile ağlıyor ve aşırı derecede mutlu. Open Subtitles إنّها متعبة، ومسرورة لأنّها لم تعد حبلى وتبكي عند مشاهدة الإعلانات التجاريّة وسعيدة بشكل فائق
    Yorgun artık hamile olmadığı için mutlu reklamlara bile ağlıyor ve aşırı derecede mutlu. Open Subtitles إنّها متعبة، ومسرورة لأنّها لم تعد حبلى وتبكي عند مشاهدة الإعلانات التجاريّة وسعيدة بشكل فائق
    SL: Bebekken gerçekten kötü koliğin vardı dolayısıyla sadece ağlıyor ve ağlıyordun. TED س ل:أذكر يوم كنت رضيعا أنك أصبت بغمص حاد وكنت تبكي دون توقف.
    Sekiz çocuğu olan bir dul gördüm, oturmuş ağlıyor ve ne yapacağını bilmiyordu. TED رأيت أرملة بصحبة خمسة أو ثمانية أطفال جالسة هناك تبكي ولا تعرف ما الذي يجب أن تفعله.
    Telefonda ağlıyor, ağlıyor, ve ağlıyor. Open Subtitles تبكي وتبكي على الهاتف
    Sonra daha yüksek sesle ağlıyor ve parmaklığı sarsıyorsun. Open Subtitles ولهذا تبكي بصوتٍ أعلى وتهزُّ قضبان المهد
    Tatlı hanımım beni çalışırken gördükçe ağlıyor ve benim gibi yapan birini görmediğini söylüyor. Open Subtitles و سيدتي اللطيفة تبكي عندما تراني أعمل و تقول أن هذا العمل الوضيع لم تقم به من قبل اليوم يدان كيداي
    Küçük kız ağlıyor ve anlamıyor. Open Subtitles تبكي الطفلة الصغيرة من دون أن أفهم أي شيء
    Bütün gecedir ağlıyor ve isteri krizleri geçiriyor. Open Subtitles انها تبكي طوال الليل وبحالة هستيرية.
    Yine de, ağlıyor ve sevdiğimiz biri. Open Subtitles ومع ذلك هي تبكي ونحن نحبها لذا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد