Büyükannemiz ikimize de yurttaşlık vazifesi aşıladı. | Open Subtitles | جدتنا غرست في كلينا حساً من الواجب المدني |
Evet bir de, Leydi Catherine gecikmeleri hiç sevmez bana gerçek bir disiplin ruhu aşıladı. | Open Subtitles | أجل، والسيدة (كاثرين) بنفسها ... تمقت التأخّر وفي الواقع فهي غرست في حاسّة الشعور بالإلتزام بالفعل |
Müziğimle ona şükretmemi istemiyor ise... neden arzuyu aşıladı... vücudumdaki şehvet gibi? | Open Subtitles | إن لم يكن يريد أن أعبده من خلال موسيقاي لماذا زرع بي هذه اللهفه... ... |
Babam Wendell Rand bu şirketle ilgili bana asla bitmeyen bir sevgi ve saygı aşıladı. | Open Subtitles | والدي "ويندل راند"، زرع بي حباً واحتراماً لم يخب لهذه الشركة. |