Gördün mü çocukluk aşkının tohumları gençlikte nasıl da çiçekleniyor. | Open Subtitles | أرأيت كيف ازدهر حب الطفولة الى حب شاعري في الشباب؟ |
Hayatının bir sonraki aşkının ne zaman ortaya çıkacağını bilemezsin. | Open Subtitles | أنت لا تعرف متى يكون حب حياتك القادم قريباً منك |
aşkının çaresizce tükenmesine izin vermeyeceğim, benimki gibi olmayacak. | Open Subtitles | لن أسمح بأن يكون حبك غير متبادل. ليس مثل حبي. |
Ermenistan Melikesi'ne olan aşkının hikayesi herkesin dilinde. | Open Subtitles | الناس يروون قصصا عن حبك للأميرة الأرمنية. |
ve o zaman hala terketmemiş sayılır, aşkının gücü yüzünden. | Open Subtitles | وبعد ذلك مازال لم يرحل، وذلك بسبب مقدار قوة حبه. |
Gerçek aşkının öpücüğü sonunda evlilik ve dev bebekler oldu. | Open Subtitles | وأنّ قبلة من حبّ صادق قادته للزواج منها وانجاب الأطفال. |
Bana olan aşkının hayatta tattığım tek gerçek mutluluk olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أخبرها .. أن حبها كان السعادة الحقيقية الوحيدة التي عرفتها مطلقاً. |
Ve ikimiz yaşlanmadan önce hayatımızın aşkının kim olduğunu nereden bilebiliriz ki? | Open Subtitles | كيف لنا أن نعرف حب حياتنا ونحن لم نكبر في السن ؟ |
Annem ise tek başına hayatının aşkının yasını tutuyor, üç çocuk büyütmeye çalışıyor, alacaklılar kapıya dayanıyordu. | TED | وأمي كانت وحيدة، تتحسر على حب عمرها وهي تحاول تربية ثلاثة أبناء، بينما كان الدائنون يطرقون على الأبواب. |
- Hayatının aşkının ben olduğumu sanıyordum. - Onu 52 parçaya böldüm. | Open Subtitles | ـ لقد تصورت أنني أنا هي حب حياتك ـ قمت بتقطيعها لـ 52 قطعة |
Harika bir kadının aşkının verdiği ilhamla hapishanenin en iyi mahkumu oldum. | Open Subtitles | بالهام من حب امرأة صالحة، أصبحت أفضل سجين رقم 246011 ممكن أن يكون. |
Korkunç ejderhanın gözetiminde en yüksek kulenin, en yüksek odasında, ...gerçek aşkını ve gerçek aşkının ilk öpücüğünü bekliyormuş." | Open Subtitles | فبقيت في حراسة التنين في أعلى غرفة من أطول برج تنتظر الحب الحقيقي وأول قبلة حب حقيقي |
Mary'nin gerçek aşkının önüne çıktığım için kendimi asla affetmeyeceğim. | Open Subtitles | ما كنت أغفر لنفسى إذا وقفت فى طريق حب مارى الحقيقى. |
aşkının saf olduğunu düşünür müsün? | Open Subtitles | أعتـقد أن كـان حبك عفيف فـأنت تـرغب بـالزواج ؟ |
aşkının renk hücrelerine bağlı olduğunu söylemeyeceksin herhalde. | Open Subtitles | لن تقولي لي بأن حبك يعتمد على الصبغة, أليس كذلك ؟ |
Neler yaşadık beraber. İlk aşkının füzeden çatışmadan roket sürümlü el bombalarından kurtulup bir kuş sürüsü tarafından ele geçirilmesi. | Open Subtitles | إلامَ يؤول العالم عندما يتخطي حبك الأول النيران والصواريخ والقنابل |
Bir güç bu mesajı senden kaçırmaya çalışyor, senin ve aşkının arasında duruyor. | Open Subtitles | قوة تحاول إبقاء الرسالة بعيدة عنك تقف بينك وبين حبك. |
Kıza olan aşkının kendisini mahvetmesini umursamaz, çünkü kızı dinlerken... | Open Subtitles | إن كان حبه لها يدمره لأنه عندما يسمعها وهي تغني |
Başkan Joo Joong Won'un ilk aşkının laneti yüzünden mi ne evliliği defalarca kez bozulmuş ama bu defa cidden evlenecek gibi. | Open Subtitles | الرئيس جو جونغ ون معروف عنه لعنة حبه الاول الزفاف تم الغاؤه عدة مرات لكن هذه المرة اظنه سيتزوج |
Herkes aşkının gerçek olduğunu bilmek ister | Open Subtitles | الجميع يريد أن يعرف أن حبه الحقيقي حقيقي بالفعل |
Evlilik seremonisi öncesi, hayatımın aşkının mihraptan, benimle birlikte ayrılması esnası tuttuğum nefes yüzünden, ben bunları nereden bilebilirim? | Open Subtitles | ،وماذا أعرف حول حبس أنفاسي قبل التجمع الدعاء ألا يتركني حبّ حياتي في المذبح؟ |
Kayıp aşkının anısının üstesinden gelmeli. | Open Subtitles | ذلك أنها تحتاج للتغلب ذكرى حبها المفقود. |
Elinde hayatının en büyük aşkının istediği insan hayatını ona verme imkânın var ve daha ona karşı bile dürüst olamıyorsun. | Open Subtitles | إن بمقدورك منح حبّك الأعظم الحياة الإنسانية التي تشتهيها إلّا أنّك لستَ صريحًا معها بعد. |
Ve Allah'a "Nasılsın?" demeden önce siyah bir adamın aşkının ne demek olduğunu öğrenecek, kraker çocuk. | Open Subtitles | وقبل أن تلقى حسابها مع الله ستعلم الاحساس الحقيقي لحب رجل اسود ، أيها الصبي المتبجح |
Şah Jahan, karısına olan ölümsüz aşkının anıtı olarak Taj Mahal 'i inşa etti. | Open Subtitles | شاه جهان بنى تاج محل كرمز لحبه الخالد لزوجته |