Babam acımasızlığı bambaşka bir seviyeye taşıdı. | Open Subtitles | والدي يأخذ القسوة إلى مرحلة جديدة |
Belki de geceye o garip acımasızlığı veren onun varlığıydı. Hala Gatsby'nin o yaz verdiği partileri hatırlarım. | Open Subtitles | "أعطى حضوره للأمسية نوعاً من القسوة |
Belki de geceye o garip acımasızlığı veren onun varlığıydı. Hala Gatsby'nin o yaz verdiği partileri hatırlarım. | Open Subtitles | "أعطى حضوره للأمسية نوعاً من القسوة |
Onların öfkesi ve acımasızlığı olacaktık. | Open Subtitles | في كراهيتم وقسوتهم |
Onların öfkesi ve acımasızlığı olacaktık. | Open Subtitles | في كراهيتم وقسوتهم |