ويكيبيديا

    "acilen" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حالاً
        
    • فوراً
        
    • الفور
        
    • فورا
        
    • عاجل
        
    • فورًا
        
    • بأسرع
        
    • حالا
        
    • طارئ
        
    • فوري
        
    • في الحال
        
    • وبسرعة
        
    • عاجلة
        
    • حالًا
        
    • ماسة
        
    Kingman sinema salonunda seni bekliyor. Sana acilen birşey göstermeliymiş. Open Subtitles كينجمان في قاعة العرض انه يريد أن يريك شيئاً حالاً
    US Maschalls beni, tutukluyu acilen götürmemi sağlamak için gönderdi. Open Subtitles ومعي المفتشون لحصول على هذا السجين ليرحل معنا الان فوراً
    Bu acil durum esnasında lütfen acilen sığınak arayın . Open Subtitles اثناء حالة الطوارئ هذه، يرجى البحث عن ملجأ على الفور
    Dün tanık olduğumuz şeyleri hesaba katarsak tesis, acilen kapatılmalı. Open Subtitles بالنظر لما شهدناه البارحة، لا بد من إغلاق المصنع فورا
    Kazığı yedik, ama bu file acilen ihtiyacımız vardı. Open Subtitles بلا شك, و لكن ليس غالباً ما يحتاج الفرد إلى فيل بشكل عاجل
    Şüpheliler 3 Asyalı. acilen takviye istiyoruz. Open Subtitles . المشتبه بهم هم ثلاثة ذكور آسيويين . نطلب الدعم فورًا
    Artan ölü sayısını bilerek acilen başlamak üzere Pretty Lake'i tam karantinaya alıyoruz. Open Subtitles ونظراً لتصاعد عدد الضحايا بدأنا حالاً في وضع بحيرة الجمال تحت الحجر الصحي
    Kusura bakmayın rahatsız ediyorum ama acilen görüşmemiz gerekiyor. Open Subtitles أعذرني علي إزعاجك، لكني أريد رؤيتك حالاً
    Bu kızın dalağının acilen alınması gerektiğine inanıyorum. Open Subtitles أعتقد أن تلك الفتاة تحتاج لأن نزيل طحالها حالاً
    Bu durum devam edemez, acilen evde kalan uygun bir hemşireye ihtiyacın var. Open Subtitles هذا الوضع لا يمكن أن يستمر, يلزمك أن تجلب ممرضة مناسبة ترافقك, فوراً
    Başkan acilen Delta Force'u bölgeye göndermek istiyor. Open Subtitles سيقوم الرئيس بأرسال قوة الدلتا الى هناك فوراً
    Eğer bir bilgi edinirseniz, acilen bizimle irtibat kurun. Open Subtitles إن كان لدى أحد أية معلومات، فرجاء الإتصال فوراً
    Tüm personeller acilen binayı boşaltsın ya da bulundukları bölgeyi bildirsin. Open Subtitles إخلاء جميع الموظفين على الفور. أو الحضور إلى منطقة اللجوء المعينة
    acilen Poughkeepsie, New York'a döndüm, günlerin ne getireceğini bilmeden, babam ölürken onunla olabilmek için. TED فانتقلت على الفور إلى بيكيبسي في نيويورك لأقضي وقتي مع والدي وهو يحتضر جاهلاً ما ستأتي به الأيام القادمة
    Çalışanlarından biri aniden rahatsızlanmış ve acilen birisine ihtiyaçları varmış ben de personel müdürüyle konuştum ve itiraf etmeliyim ki ona karşı çok açık sözlü değildim, yani... Open Subtitles الرجل الذى يعمل لديهم اصابه المرض فجأة ويريدون آخر على الفور لذا, تحدّثت الى مدير الموظفين هناك لابد ان اعترف اننى لم اكن صريحة جدا معه, اعنى..
    Bütün üyeler acilen toplantı salonuna! Open Subtitles جميع المندوبين رجاءً الحضور فورا لقاعة الإجتماع الرئيسية
    Kocamla acilen Bisbee'ye gitmemiz gerekiyor. Open Subtitles أنا و زوجي يجب أن نصل إلى بيسبي بشكل عاجل..
    Özel defteri geri alacağım ama acilen buna bir çare bulmalısın. Open Subtitles سوف أسترجع الدفتر لكن ينبغي علاج هذا فورًا
    Tüm vatandaşların acilen evlerine dönmesi gerekmektedir. Open Subtitles يطلب إلى جميع المواطنون أن يعودوا لمنازلهم بأسرع ما يمكن
    acilen herkesi çağırın. Bu gece büyük bir toplantı yapmak istiyorum. Open Subtitles اخبروا الجميع حالا , اني اريد ان اقوم باجتماع كبير الليلة
    Annem gelemedi. acilen arkadaşlarının evine gitmesi gerekti. - Çok üzgünüm. Open Subtitles أميّ لم تستطعْ الحضور، عليها أن تذهب لمنزل صديقتها لأمرٍ طارئ.
    Bir avukat ve psikiyatrist tutar ve acilen gönüllü bir itiraf hazırlarız. Open Subtitles يمكننا أن نستأجر محامي وطبيب نفساني ونعمل إعتراف طوعي فوري وعرض بالتعويض
    Müzenin her yerini kapatmanızı ve acilen polisi aramanızı istiyorum. Open Subtitles اريدك ان تغلق المتحف بأكمله وعاود الاتصال بالشرطة في الحال
    İki, başka bir sponsora ihtiyacım vardı ve de acilen. TED الثاني، أني كنت بحاجة إلى راعٍ آخر وبسرعة.
    Onunla federal bir vaka hakkında acilen konuşmak zorundayım. Open Subtitles أريد التحدث إليه بصفة عاجلة بشأن قضية فيدرالية
    Adli tabipte acilen görmemiz gereken bir şey varmış. Open Subtitles الطبيب الشرعي لديه شيء علينا رؤيته حالًا.
    bunun neden acilen gerektiğini düşündükleri ardındaki hikâyeyi anlatması gerektiği demekti. TED ولماذا شعرت ماري والنخبة السوداء بأنهم في حاجة ماسة لفعل ذلك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد