Şişeye gir. Adrian'ı yakalamalıyım. | Open Subtitles | إدخل فقط فى القارورة أريد أن أكون أدريان |
Adrian'ı tüm bu olanlardan sorumlu tutmuyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تَقُولُ الذي أدريان مسؤول عن هذا. |
O gece annesi öldürülürken Adrian'ı hep odasındaymış gibi düşündük. | Open Subtitles | لقد أعتقدنا دائماً أن أدريان كان على سريره فى ليله مقتل أمه |
Adrian'ı kovdum resmen afedersin şirin biriydi. | Open Subtitles | آسفة لأني أبعدت آدريان هو وسيم لا بأس |
Adrian'ı kıl payı kaçırdın. | Open Subtitles | -رحل (آدريان) للتو . -لماذا لستَ في موعدك؟ |
Adrian'ı arayın. Bir araba daha göndereceğim. | Open Subtitles | أبحثوا عن أدريان أنا سأرسل سياره من أجله |
Trafik kameraları gri bir arabanın Adrian'ı izlediğini gösteriyor. | Open Subtitles | كاميرات المرور أظهرت بأنه كانت هناك سياره رماديه تتتبع أدريان |
Adrian'ı görmek istiyorsun onu kapat. | Open Subtitles | لا, إذا أردتى رؤيه أدريان يجب أن تغلقى هذا |
Kevin, Adrian'ı doğru anlamışım, değil mi? | Open Subtitles | لذا، كيفين، فَهمتُ أدريان بشكل صحيح؟ |
Adrian'ı 16 yaşında mı doğurdun? | Open Subtitles | أنت هَلْ كَانَ عِنْدَكَ أدريان في 16؟ |
Çocukken bile Adrian'ı severdin. | Open Subtitles | حتى ونحن اطفال, كنت تفضلين أدريان. |
O zaman Kardeş Adrian'ı konuşalım. | Open Subtitles | اذاً دعنا نتحدث عن الأخ أدريان |
Adrian'ı bu duruma soktuğum için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا أسفه لوضع أدريان فى هذا الموقف |
O gün, Adrian'ı öldürmeye gittin. | Open Subtitles | لقد ذهبت لكى تقتل أدريان هذه الليله |
Eğer yanında Adrian'ı götürürsen birkaç saat gidebilirsin. | Open Subtitles | إذا تستطيعي الحصول على أدريان للذهاب معك... يمكنك الذهاب لبضع ساعات. |
Pundik Adrian'ı almaya gitti. | Open Subtitles | بوندك اعتقل أدريان للاستجواب. |
Ayrıca eli de çabuk değil. Adrian'ı göremiyorum. | Open Subtitles | -لا أرى (آدريان) في أيّ مكان . |