Agulhas akıntısıyla buluşuyor. | Open Subtitles | تصب في البحر، وهناك يلتقون بتيار (أغُلاز) |
Agulhas, kumu bin yıllar boyunca... karmaşık biçimlerde işledi. | Open Subtitles | على مدى آلاف السنين، عمل الـ(أغُلاز) لتحويلها إلى منظر طبيعي تحت البحر |
Agulhas akıntısı yüzbin yıl boyunca... bu kum tepelerini fırtınalarla dövdü. | Open Subtitles | لمئة ألف سنة، تيار الـ(أغُلاز) أضنى هذه الكثبان المغمورة بعواصف تحت الماء الرملية |
Burun'a kuzeyden akan Agulhas... her gün yarım trilyon litre sıcak su taşır. | Open Subtitles | الـ(أغُلاس) ينجرف جنوباً باتجاه الرأس ناقلاً مئة بليون جالون من المياه الدافئة يومياً |
Bu ormanın tek varoluş sebebi... yüzlerce km ötedeki Hint Okyanusu'nun... sıcak Agulhas akıntısından yükselen nem. | Open Subtitles | غابة تواجدت بسبب ارتفاع الرطوبة من تيار الـ(أغُلاس) الدافئ على بعد مئات الأميال في المحيط الهندي |
Yunus sürüleri de ayrılıyor ve Agulhas Burnu'na geri dönüyor. | Open Subtitles | تتفرّق قطعان الدلافين الخارقة ويبدأون رحلة العودة الطويلة لجنوب أفريقيا |
İki büyük okyanus akıntısının... sıcak Agulhas ve soğuk Benguela'nın çarpıştığı yer. | Open Subtitles | هنا يلتقي تيارين محيطيين عظيمين، تيار (أغُلاز) الدافئ وتيار (بِنغويلا) البارد، يصطدمون ببعض |
Fakat Agulhas ve Benguela'nın birleşen çok farklı güçleri... | Open Subtitles | لكن مجتمعةً، القوى المختلفة لكلٍّ من الـ(أغُلاز) |
Agulhas akıntısına. | Open Subtitles | تيار (أغُلاز) |
Agulhas. | Open Subtitles | الـ(أغُلاس) |
Artık akıntıları takip ederek soğuk su akıntılarıyla çevrelenen Agulhas Burnu'na dönecekler. | Open Subtitles | من هنا، سيتبعون تيارات الماء العميقة في جولة العودة إلى المياه الباردة لجنوب أفريقيا |