| Erkekler içki içip sohbet etmek istediklerinde Ahırlara gizlenmeyi tercih ediyorlar. | Open Subtitles | حين يشرب الرجال الخمر ويروون القصص, يميلون إلى الاختباء في الاسطبلات. |
| Ahırlara bakın, bütün ağıllara, dükkâna! | Open Subtitles | ابحثوافي الاسطبلات في كل حظيرة في كل متجر |
| Baban sigaranı alıp Ahırlara inmenden nefret ederdi. | Open Subtitles | كان يكره نزولكِ إلى الإسطبلات مع سيجارتك |
| Şunu iç ya da yanında Ahırlara götür. | Open Subtitles | وقف هذا أو أجلبه معك إلى الإسطبلات |
| Arabayı hazırlamak için Ahırlara giderken ona bir şey oldu. | Open Subtitles | عندما ذهب إلى الإسطبل لتحضير العربة حدث شيء ما له |
| Bayanlar içecek istiyorsanız, Ahırlara bir bakayım ben. | Open Subtitles | اذا كنتم تدريدون الحصول على شراب سأظن بأني سأتفقد الأسطبل |
| Ahırlara bakın, bütün ağıllara, dükkâna! Kiliseyi de arayın! | Open Subtitles | ابحثوافي الاسطبلات في كل حظيرة في كل متجر |
| Bu çok tehlikeli, Ahırlara ulaşmamız mümkün değil hele ki o kadın yukarıdayken. | Open Subtitles | هذا خطير جداً .... لن ننجح في الوصول إلى الاسطبلات وهي فوقنا هناك |
| Bunu çiftçilere -- Ahırlara asmak üzere posterler bastırmışlar, bir de DVD yapmışlar. | TED | ومن ثم تم ترويجها للمزارعين - وتم توزيع منشورات على الاسطبلات ولديهم أقراص دي في دي للعملية |
| Ahırlara çok iyi bakım yapılmış. Ahırlar mı? | Open Subtitles | الاسطبلات جميلة جداً ومنظمة بشكل رائع |
| Ahırlara gidip iki at alsak ve gitsek ne olur? | Open Subtitles | -ماذا لو ذهبنا الى الاسطبلات واخذنا جوادين ورحلنا؟ |
| Ahırlara ve mutfağa yardım ettim. | Open Subtitles | لقد عملت في الاسطبلات وساعدت في المطابخ |
| Sen Ahırlara kadar yürüyeceksin, ata ben bineceğim. | Open Subtitles | ستعودين إلى الإسطبلات أنا سأركب |
| O Ahırlara yeniden gitmek Eddie için önemli bir olaydı. | Open Subtitles | كانت لحظة كبيرة ل(أدي) العودة لتلك الإسطبلات. |
| Arabada bir arkadaşı vardı ve ona göre Dalton Ahırlara gizlice girmeye çalışan bir adama rasladı. | Open Subtitles | لقد كان لديه صديق في السيارة ووفقا له رأى (دالتون) رجلاً كان يحاول أن يقتحم الإسطبلات |
| Lewisburg'daki Ahırlara götürüp Bethany'e midilli almıştı. | Open Subtitles | حصان لقد ذهبت بها إلى تلك الإسطبلات (بالقرب من (لويسبرج وتركت (بيثاني) تتبنى مهرها اللعين |
| Pekala, Ahırlara giden yola bir adam koyun. | Open Subtitles | أريد أن تضع رجل هناك بجانب الإسطبل |
| onu geçitlerden geçirin Ahırlara giden yol hala işaretli lütfen beklediğimiz her an daha da riskli | Open Subtitles | خذوها من خلال الممرات الطريق الى الأسطبل لازال مُعلم رجاءً |