ويكيبيديا

    "ahlaksızlık" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الفساد
        
    • أخلاقي
        
    • الرذيلة
        
    • فساد
        
    • والفساد
        
    • الفجور
        
    • الفسق
        
    • رشوه
        
    • والفجور
        
    • وانحلال
        
    • والفسوق
        
    • الاخلاقي
        
    Giderek büyüyen ahlaksızlık ve bürokrasi dalgaları. Open Subtitles أن تجرفنا موجات أكبر و أكبر من الفساد و اللامبالاة و البيروقراطية
    Bu mekan ahlaksızlık ve rezilliğe batmış Beatrice Lippincott. Open Subtitles هذا المبنى,يا بياترس ليبينكوت,هو بالوعة من الفساد والتلهف الجنسى
    Önemli olan filmimin sonunu değiştirmeleri, bu ahlaksızlık. Open Subtitles المقصد أنه أمر غير أخلاقي أن يلمسوا نهاية فيلمي
    Bu örnek şehirleri ahlaksızlık ve yozlaşmışlığın batağına dönüştürmeyi nasıl başardınız? Open Subtitles كيف تَركتُم نموذَجَ المدُنِ المثالية هذه تتحول إلى بالوعة من الرذيلة و الفسق؟
    Veba, savaşlar, ahlaksızlık yalancı peygamberler, sahte kahramanlar, altına tapanlar. Open Subtitles أنظر الي العالم طاعون، حرب، فساد .. رسل مزيفون
    Bana yöneltilen asılsız uydurma suçlar ise, reşit olmayanlara sarkıntılık, ...ahlaksızlık ve romanlarımı yurtdışında izinsiz basmak. Open Subtitles الفِقوا إلي تهم انتهاك قاصر. والفساد ونشر الرواية بالخارج.
    Cehennemden önce, hayatımı tek bir kelime ile özetleyebilirdiniz ahlaksızlık. Open Subtitles قبل العاصفة هل يمكنك أن تكونين كلمة اختصار لحياتي الفجور
    Katlanmak zorunda kaldığımız ahlaksızlık ve karmaşa... artık sona erecek. Open Subtitles الفسق والفوضىالذين تحملناهم سَيَنتهوا الآن.
    bunu yaymalı ve herkesi haberdar etmeliyiz şu anki tabiatında ahlaksızlık olan dünya sistemimiz hakkında... tek gerçek uygulanabilir çözüm çerçevesinde gezegendeki tüm doğal kaynakları açıklayarak bütün insanlar için kullanılacak herkesi teknolojinin gerçek durumuyla ilgili bilgilendireceğiz eğer dünya savaşmak yerine birlikte çalışırsa hepimizin nasıl özgür olacağını Open Subtitles يجب علينا تعبئة وتوعية الجميع عن الفساد المتأصل في نظام العالم الحالي. إلى جانب الحل الحقيقي الوحيد المستدام,
    ...ahlaksızlık ve zina Kamistan İslam Cumhuriyeti üzerinde yabancı otoriteleri getirmiştir. Open Subtitles "الفساد والإختلاط في بلادنا، وإعادة فرض الهيمنة الغربية على الجمهورية الإسلامية"
    Yüce Tanrım, dinsizlerle yaşamış bu çocuğa büyüklüğünü göster, onu içindeki ahlaksızlık ve kötülüklerden arındırıp yeniden kar kadar beyaz yap. Open Subtitles يا آلهي ، أرعي هذا الفتي المسكين الذي عاش بين الوثنين وطهره من الفساد من طرقهم الوثنية الكريهة و أجعله مرة أخري أبيض مثل الثلج
    İşte bu mutlak ahlaksızlık ve mutlak masumiyet ilişkisi id'in ne olduğunu bize anlatır. Open Subtitles الشر البدائي العدواني طوال الوقت وهذا المزيج الفريد من الفساد الكامل والبراءة "هو الطابع الأساسي لـ "الهو
    Onu, ahlaksızlık yapmayan biri olarak tanıyorum. Open Subtitles في كل مرة كنت أعرفه، فهو لم تفعل أي شيء غير أخلاقي.
    Bir vatandaşa, kendi yöntemleriyle kanunu uygulamasını tavsiye etmem ahlaksızlık olur. Open Subtitles سيكون أمرا غير أخلاقي بالمرة أن أسدي نصيحة لمواطن أشجعه فيه ليأخذ القانون بكلتا يديه
    Ama olgun bir kadın genç bir erkekle beraberse bunun adı ahlaksızlık oluyor, değil mi? Open Subtitles ولكن عندما تضاجع أمرأة كبيرة شاب.. فتظهروا هذا بأنه مخزي ولا أخلاقي
    Ama ahlaksızlık, depresyon geçirmez gibi görünüyordu. Open Subtitles لكن الرذيلة بدت مقاومة للكساد الإقتصادي.
    bıkkınlık, ahlaksızlık ve muhtaçlık.' - Voltaire] Öyleyse bu zorluklarla, onlar hakkında neler yaparız? TED ["العمل يحفظ رجل من شرور 3 كبيرة: الضجر، الرذيلة والحاجة." — فولتير] ما نحن فاعلون بشأن هذه التحديات؟
    Barlarda kavga, halka açık yerlerde ahlaksızlık var... ve gençler de doğru yoldan saptırılıyor, ve şimdi anlıyorum ki bunların tümünün kaynağı burası- o şeylerin hepsi bu sınıftaki pis fikirlerde kök buluyor. Open Subtitles ، وهناك شجار في الحانات ، هناك بذائة في الأماكن العامة ، وهناك فساد الصغار ...والآن أرى بأن كل هذا ينبع من هنا ينبع من تعلم القذارة هنا في هذا الصف
    Yanlış suçlama, ahlaksızlık... Open Subtitles اتهامات باطلة, فساد...
    Tanrı'nın sizleri yaşayan diğer bütün canlılardan daha çok sevdiğini biliyorum ve onun ilahi sevgisinin karşılığını günah nefret, ahlaksızlık ve kötülükle verdiniz. Open Subtitles ..اعلم ان الاله قد ميزك قليلا عن المخلوقات الاخري ..وانتم دفعتم ثمن الحب بالخطئية بالكراهية والفساد والشر
    Cehennemden önce, hayatımı özetleyebilecek tek kelime ahlaksızlık. Open Subtitles بحق الجحيم هل يمكنك ان تكوني حياتي في كلمة مختصرة الفجور
    Misir erkek eşcinselliğini genel anlamı ahlaksızlık olan "fücur"a karşı bir kanun kullanarak cezalanrırmaktadır. Open Subtitles مصر تجرم السلوك المثلى وتستخدم ضده قانونياً تهمة "الفجور" و هو مصطلح يعنى الفسق الشديد
    O nedenle çeki al. Ona aday olmadığını söyledin, bunda bir ahlâksızlık yok. Open Subtitles لذا اقبلي الشيك، لقد اخبرتيه بأنكِ لن تسعي، ليست رشوه
    Özgürlükle ahlaksızlık arasında dağlar kadar fark vardır. Open Subtitles هناك فارق شاسع بين الحرية والفجور
    ahlâksızlık üstüne ahlâksızlık içinde, Kral... Open Subtitles فســوق وانحلال, الملــك...
    Çapkınlık, ahlaksızlık ve ayyaşlık. Bunları onaylamam. Open Subtitles أرفض الفجور والفسوق و السُكر
    En narin yaşamları bile yok edebilecek bir ahlaksızlık abidesi. Open Subtitles والفساد الاخلاقي يمكنه تحطيم حتى اكثر الحيوات كياسة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد