Ailemin bana izin vermesinin tek yolu bir kız arkadaşla gitmemdi. | Open Subtitles | الذهاب مع فتاة صديقة كان السبيل الوحيد ليسمح لي والداي بالذهاب |
Ailemin bana verdiklerini aldım ve ortalığa dağıttım. | Open Subtitles | ليسوا بجاجه لي ، أخذت كل ما أعطاه لي والداي وتخلصت منه. |
Ailemin bana verdiklerini aldım ve ortalığa dağıttım. Ne yaptığın hakkında hiçbir fikrin yok. | Open Subtitles | ليسوا بجاجه لي ، أخذت كل ما أعطاه لي والداي وتخلصت منه. |
Tıpkı Ailemin bana yaptığı gibi sana yalan söylemek ve bağırmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | أنا آسف لكذبي وصراخي عليك كما فعل أبواي بي |
Tıpkı Ailemin bana yaptığı gibi sana yalan söylemek ve bağırmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | أنا آسف لكذبي وصراخي عليك كما فعل أبواي بي |
Olanlar ya da olmayanlar Ailemin bana ilaç vermesi yüzündendi. | Open Subtitles | أوكي مهما حدث أو لم يحدث إنه يرجع إلى حقيقة أن عائلتي كانت تخدرني |
Olanlara bakılırsa Ailemin bana dönmesinin imkanı yok. | Open Subtitles | أفترض، بالنظر إلى الأمور الآن أن عائلتي مستحيل أن تأتي إليَّ |
Ailemin bana söylediği şey Mayıs gibi. | Open Subtitles | كل ماقاله لي والداي ان عيد ميلادي في بداية شهر أيار |
Ailemin bana, büyükannem ve büyükbabamın da onlara bıraktığı gibi ben de bu mektubu sana bırakıyorum çocuğum. | Open Subtitles | كما ترك لي والداي رسالة وترك لهما جدي و جدتي رسالة ايضاً أترك لك هذه الرسالة يا بني |
Öteki Ailemin bana ihtiyacı olduğunu. | Open Subtitles | أن عائلتي الأخري تحـتاج أن تـستعيدني |