Telefon görüşmemizden anladığım kadarıyla bu yıl aileniz için epey olaylı geçmiş. | Open Subtitles | الآن مما قلتي لي على الهاتف هذا العام كان زاخر بالأحداث لعائلتك |
Kocanızın aileniz için bir kenara para koymadığını ileri sürüyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تدعين ان زوجك لم يضع اي مقدار من المال بعيدا لعائلتك |
Dükkân satmak aileniz için en iyi şey, | Open Subtitles | أن تبيع الدكان هو أفضل شيء تفعله لعائلتك |
aileniz için taze gıda ve erzak. | Open Subtitles | طعام طازج و بعض المستلزمات من أجل عائلتك. |
Sizin ve aileniz için dua edeceğimi söylemek istedim. | Open Subtitles | سأصلي من أجلك ومن أجل عائلتك |
Parmağınızı yanlış yöne çevirmek siz ve aileniz için tehlikeli olabilir. | Open Subtitles | وجهة أصابع إتهامك الغير الصحيحة قد تكون خطرة عليك و على عائلتك بأكملها |
Bir kısmını aileniz için tırtıklamış olması çok mu akılalmaz geliyor? | Open Subtitles | الا تعتقدين انه من غير المعقول انه لم يخفي بعضه لدى العائلة |
Oscar, aileniz için şoförlük yapacak birine ihtiyacınız olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال أوسكر أنك تحتاج شخص ... يقود لعائلتك |
Olanlar ve aileniz için çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف لهذا الحادث الذي حدث لعائلتك |
Yarın aileniz için tarihi bir gün olacak. | Open Subtitles | غداً من المحتمر سيكون... يوم تاريخي لعائلتك كيف تخطط للإحتفال؟ |
aileniz için..kendiniz için yaşayın | Open Subtitles | تدينون بذلك لعائلتك تدين بذلك لنفسك |
Bu aileniz için çok korkunç olmalı. | Open Subtitles | من المؤكد أن هذا فظيعاً لعائلتك |
Biliyorum, aileniz için çok zor bir durum ama-- | Open Subtitles | اعرف ان هذا وقت محرج .. لعائلتك لكن |
Bugün aileniz için inanılmaz derecede zor bir gün olmalı. | Open Subtitles | يجب أن يكون هذا يوم صعب لعائلتك |
Misafirliğim aileniz için çoktan rahatsızlık verici oldu. | Open Subtitles | زيارتي كانت مصدر إزعاج لعائلتك |
Bu evin aileniz için en iyisini yapacağını düşünüyorum! | Open Subtitles | وأعتقد أن هذا البيت سوف تكون جيدة لعائلتك! |
Onlar da aileniz için gelecek, | Open Subtitles | سوف يأتون من أجل عائلتك أيضاً |
aileniz için, bay Carson. | Open Subtitles | هذا من أجل عائلتك, السيد(كارسون) |
Bu, aileniz için Bay Carson. | Open Subtitles | هذا من أجل عائلتك, السيد(كارسون) |
aileniz için endişelenmenizi anlıyorum. Ama buna müsaade edemem. | Open Subtitles | أنا معجبة بقلقك على عائلتك لكني لا أستطيع أن أسمح بذلك |
Ve aileniz için de çok tehlikeli. | Open Subtitles | أنه خطير على عائلتك كلها |