ويكيبيديا

    "aileyle" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • العائلة
        
    • بالعائلة
        
    • الأسرة
        
    • بعائلة
        
    • العائله
        
    • للعائلة
        
    • عائله
        
    • عائلي
        
    • العائلةِ
        
    • مع الوالدين
        
    • بالعائله
        
    • الى فقدان
        
    Rahmetli babasının yaşadığı günlerden beri bu aileyle. Onu fakirlik içinde görmek istemiyor. Open Subtitles فقد كانت تعمل لدى العائلة من أيام والده ولم يرد أن يرسلها للتكيّة
    aileyle vakit geçirmekten başka daha iyi ne olabilir ki? Open Subtitles وهل هناك أفضل من قضاء بعض الوقت مع العائلة ؟
    Sen benim ailemden birisin, o da senin, aileyle para yatırımı yapılmaz. Open Subtitles انت عائلة لي, وهو عائلة لك ولا احد يستثمر امواله مع العائلة
    Anne mücadele etmekten vazgeçtiyse, aileyle kim ilgileniyordu? Open Subtitles الأم إستسلمت من المعركة من كان يهتم بالعائلة ؟
    Hani şu aileyle ve birbirimize karşı dürüst olmayla ilgili. Open Subtitles تعلم, حول الأسرة وتلك الأمور حول أن نكون على حقيقتنا
    Büyük gün geldiğinde buzdolabını süt ve taze meyvelerle doldurduk ve aileyle buluşmak için havaalanına gittik. TED حين أتى اليوم الكبير ملأنا ثلاجتهم بالحليب والفاكهة الطازجة واتجهنا إلى المطار لمقابلة العائلة
    aileyle biraz zaman geçirsen gerçekten memnun olacağım. Open Subtitles التوالي سيعجبني كثيرا لو أنك قضيت وقتا أكثر مع العائلة.
    Denilir ki, Noel aileyle paylaşılan bir zamandır. Open Subtitles الشائع ان الكريسماس هو الوقت الذي يجب ان نتشاركه مع العائلة
    Sizin o aileyle bir bağlantınız olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles لم تكن لدي أي فكرة أن لك صلة بهذه العائلة
    - Ne ben ne de bir tanıdığım o aileyle bir samimiyet kurma ayrıcalığına sahip olamadık. Open Subtitles ولكن لا انا ولا اي حد من معارفي تمتع بامتياز القرب مع تلك العائلة
    Seyit Ali'nin bu cillop gibi aileyle ilişkisi olması çok garip. Open Subtitles ليس من المنطقى اتصال سيد علي بالخبزة البيضاء من العائلة
    aileyle paylaşmak sorun olmaz, değil mi? Open Subtitles أنت لا تمانع أن تشاركه مع العائلة اليس كذلك؟
    Bu iş ciddileşmeye başladı. aileyle tanışsın diye eve getirmeler falan. Open Subtitles الأمر جدى إذاً ، تحضرينه للمنزل ليقابل العائلة ؟
    aileyle konuşamam. Devam eden bir soruşturma var. Open Subtitles لا أستطيع التحدث مع العائلة هناك تحقيق جارٍ
    O, aileyle yaşadı. Sonunda laboratuarında çalışmaya başladı. Open Subtitles لقد عاشت مع العائلة وفي النهاية عملت في مختبره
    Aynı evde aynı garip aileyle nasıl beraber büyüdüğümüzü düşünürüm. Open Subtitles أفكر أننا ترعرعنا معاً في نفس المنزل في نفس العائلة الغريبة
    Annem öldüğünden beri, aileyle o ilgilenir. Open Subtitles منذ وفاة والدتنا وهي تحاول الإعتناء بالعائلة
    Ve yapmayı düşündükleri şeyle ilgili... ...aileyle konuşmak için bir hafta harcıyor. TED وخلال الأسبوع يتحدث مع الأسرة عن فكرتهم عن الفن الرفيع
    Bu kadar zengin bir aileyle akraba olmadan önce, çeyiz hakkında konuş Open Subtitles قبل الالتزام بعلاقة بعائلة غنية جدا، تحدث عن المهر أولا
    Açıkça belirttim, eğer bu aileyle uğraşırsa yeraltına dönüp bir pipetle solunum yapacak. Open Subtitles وضحت لها ان لا تعبث مع هذه العائله ستبقى تحت الارض تتنفس العشب
    Evet, kullanacağım, çünkü bu evi bir sonra kiralayan aileyle arkadaş olacağım. Open Subtitles بلـى، سوف أفعل ذلك سأصبح صديق للعائلة التالية التي ستستأجر ذلك المكان
    Güzel. Fakir derken, helikopterimizi başka bir aileyle paylaşmaktan söz ediyorum. Open Subtitles اعنى بالفقر, انه سنشارك الهليكوبتر مع عائله أخرى
    Üstelik ilk kez bana sormadan aileyle ilgili büyük bir karar alışın değil bu. Open Subtitles وأنه ليس مثل المرة الأولى التي أنت تتخذ قرار عائلي كبير دون أستشارتي
    aileyle tanıştırmak bir adım ileri gitmek anlamına gelir. Open Subtitles تَعْرفُ، إجتماع العائلةِ. الذي يَتّفقُ معه شقَّ آخرَ.
    Yakından bakınca, aileyle birlikte yaşamak hiç de o kadar kötü görünmüyordu. Open Subtitles على توثيق التفتيش، الذين يعيشون مع الوالدين اسن وأبوس]؛ ر سيئا للغاية.
    aileyle tanışana kadar biricik mi bilemezsin. Open Subtitles انتِ لا تعرفين انه المفضل حتى يلتقي بالعائله
    Konuşmalıyız, çünkü Modern Yaban Ördeği'ne göre, aileyle olan bir sorundan kaçmak, tüyleri döker. Open Subtitles ويجب أن نتكلم بالأمر لأن (مودرن مالارد) يقول أن تجنب التقرب... بمكن أن يؤدى الى فقدان الريش, وأنا صغير بالفعل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد