Hapishanedeki sıradan bir gün birçok aktiviteye bölünebilirdi. | Open Subtitles | يمكن تقسيم يوم عادي في السجن الى نشاطات عديدة |
Hiçbir aktiviteye katılamazsınız, finallerin sonuna kadar. | Open Subtitles | من باقي نشاطات المعسكر حتى نهاية نهائيات المعسكر. |
Bugün sizinle cinsel aktiviteye ve cinsel eğitime karşılaştırmalı olarak yepyeni bir açıdan bakmayla ilgili konuşmak istiyorum. | TED | أريد أن أتحدث معكم اليوم عن طريقة جديدة كلياً في التفكير حول النشاط الجنسي و التثقيف الجنسي, على سبيل المقارنة |
Sanırım hiç biriniz benimle birlikte bu sağIıklı aktiviteye, katıImazsınız değil mi? | Open Subtitles | يالطبع لا أحد منكم يريد مشاركتي بهذا النشاط الصحي؟ |
Ama çok fazla aktiviteye sahip olmaktan daha kötü olan tek şey hiç aktiviten olmamasıdır. | Open Subtitles | لكن الشيء الوحيد الأسوأ من وجود الكثير من الأنشطة |
Benden daha az popülersin, benden daha az arkadaşın var, ve çok az aktiviteye katılıyorsun. | Open Subtitles | أنتي أقل شعبية مني , لديك أصدقاء أقل مما لدي و لديك القليل من الأنشطة |
Şuna bakın. 2 elektriksel aktiviteye ait iki ayrı dalgalanma. | Open Subtitles | نمطين مختلفين للنشاط الدماغي، هذا نشِط... |
Bir de ileri bisikletçilik dalında. Birçok aktiviteye katıldı ve yeni şeyler öğrendi. | Open Subtitles | أصبحَ معقّدُ بشدّة في عدد مِنْ النشاطاتِ المهنيةِ. |
'Hiç bir profesyonel aktiviteye tolerans gösterilmez ve hizmet karşılığı ödeme amatör statüsünü bozar ve diskalifiye olunur.' | Open Subtitles | لا نشاطات احترافية من أي نوع تتضمن الدفع للخدمات ذلك سوف ينفي مركز الهواة ويسبب الإبطال الفوري |
Amerika Birleşik Devletleri Moon askeri aktiviteye sahip | Open Subtitles | ليس لدى الولايات المتحدة آي نشاطات عسكرية على القمر |
" Hamilelik esnasında, taşıyıcı anne fetüs için risk teşkil edecek hiçbir cinsel aktiviteye girmemeyi kabul eder." | Open Subtitles | في خلال الحمل، الرّحم البديل يوافق ألّا" "يدخل في أيّ نشاطات جنسيّة ستؤثّر على حياة الجنين |
Bir çok ders dışında da bir çok aktiviteye katılıyor. | Open Subtitles | في عدة نشاطات إضافية |
Yara dokusundan sorumlu proteinde aşırı aktiviteye yol açıyor. | Open Subtitles | يطلق فرطاً في النشاط لدى البروتينات المسؤولة عن التآم الجروح. |
Yani uzaklaştırılmış bir öğretmeninizin uzaklaştırılma sebebi olan aktiviteye katılmasını spor salonunda izlemek mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | تريدون استخدام القاعة لمشاهدة مدرس موقوف يمارس النشاط الذي تم إيقافه بسببه؟ ـ أجل. |
"Bu aktiviteye katılmasında çocuğunuz için sıkıntı çıkarabilecek herhangi bir bozukluk veya duygusal sorunları var mı?" | Open Subtitles | اي مشاكل عاطفية او اضطرابات ممكن ان تسبب مشكلة لابنتك للمشاركة في هذا النشاط |
Bu kanyonun diğer tarafındaki nükleer aktiviteye hiçbir insan dayanamaz. | Open Subtitles | من الناحيه الأخرى لهذا الوادي. أكتشف البشر النشاط النوويه |
Çünkü en iyi okul arkadaşlarımın hepsi giydirilip süsleniyorlardı, büyük bir çeyiz ile evlenmek üzere. ve ben ise burada, elimde tenis raketim ve okula gidiyordum ve okul harici bir çok aktiviteye katılıyordum. | TED | لأن جميع صديقاتي في المدرسة كانوا يتأهبون للزواج مع الكثير من المهر ، وأنا هنا مع مضرب التنس وأذهب إلى المدرسة وأمارس كل أنواع الأنشطة اللاصفية. |
Konuştuğumuz şu A notunu istiyordun ya, onun için biraz daha ders dışı aktiviteye katılman gerekiyor. | Open Subtitles | -تريد علامة جيد -سنتحدث عنها -عليك القيام ببعض الأنشطة الصيفية |
Golf ve flüt tartışmaları, adaletin neyi gerektirdiği problemini "mevzubahis aktivitenin özü nedir ve bu aktiviteye ilişkin hangi yüksek nitelikler saygıyı ve takdiri hak ediyor?" sorusunu yanıtlamadan çözmenin mümkün olmadığını gösteriyor. | TED | ذلك يوضح أنه مع الغولف، كما مع المزامير، من الصعب أن تبت في مسألة ما تتطلبه العدالة، بدون أن تتصارع مع السؤال " ما هي الطبيعة الأساسية للنشاط مثار الحديث، وما هي المقدرات، والصفات المرتبطة بذلك النشاط، وتستحق التكريم والتقدير؟" |
Bir döngü sayacı ve itiraz edilmesi güç bir aktiviteye kaçış. | Open Subtitles | عدّاد حلقي ؟ و خروج -هروب- للنشاط ! |
Bir de ileri bisikletçilik dalında. Birçok aktiviteye katıldı ve yeni şeyler öğrendi. | Open Subtitles | أصبحَ معقّدُ بشدّة في عدد مِنْ النشاطاتِ المهنيةِ |