Bu benim suçum değil. Şirket alımları dondurdu. | Open Subtitles | افهمي، ليس ذنبي أن شركة وضعت قانون لإيقاف التوظيف |
Rakibimin Eyalet Savcılığında işe alımları ve terfileri konusunda bazı sorunları olduğunu görüyorum. | Open Subtitles | أنا أدرك أن ثمة تساؤلات حول سياسة خصمي في التوظيف والترقية في مكتب النائب العام للولاية |
[Çalışma Şeklimiz] Bildiğimiz şekliyle iş alımları pek çok yönden hatalı. | TED | [الطريقة التي نعمل بها] التوظيف كما نعرفه لديه ثغرات على العديد من الجبهات. |
Ve işe alımları durdurmuş durumdayız. | Open Subtitles | وقد تم تجميد التوظيف |
FBI'ın beni işten attığına ve hükümet temsilcisinin alımları durdurduğu için NYPD'ye de geri dönemediğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّ المباحث الفيدراليّة طردوني، ولا أستطيع إستعادة وظيفتي بشرطة (نيويورك) لأنّ المُفوّض مُتوقف عن التوظيف. |