Paran varsa, Küba'nın vize listesinin en üstünde yer alabiliyorsun. | Open Subtitles | أراهن بأنه عندما تملك المالك يمكنك شراء أعلى قائمة التأشيرات الكوبية |
Gösterge panelinden sinema bileti alabiliyorsun. | Open Subtitles | يمكنك شراء تذاكر السينما من لوحة القياس فيها ماذا ؟ |
99 sente, mobilya alabiliyorsun. Bu Amerika, adamım. | Open Subtitles | بـ 99 سنتاً , يمكنك شراء أثاث هذه هي (أمريكا) يا صاح |
Sen dudak parlatıcı alabiliyorsun ben neden bunları alamıyorum? | Open Subtitles | كيف يمكن لك أن تشتري ملمع شفاه في حين لا يمكنني شراء هذه الأشياء ؟ |
Bakkaldan bile esrar alabiliyorsun Beyaz Saray'da bir zenci var, iki erkek birbiriyle evlenebiliyor. | Open Subtitles | يمكنك أن تشتري الحشيش في مجمع تسوق و يوجد هناك رجل أسود في البيت الأبيض و الرجال يستطيعون الزواج ببعضهم. |
Ben ayın sonunu getirebilmek için uğraşıyorum ama sen gidip bir Porsche alabiliyorsun. | Open Subtitles | أنا أكافح لأجل المعيشة وأنت تستطيع أن تشتري "بورش". ؟ |
eBay'den aşağı yukarı her şeyi alabiliyorsun. | Open Subtitles | أتعرفين، يمكنك شراء كل شيء تقريبا من على موقع (اي باي) |
Bu devirde işportacıdan bile silah alabiliyorsun. | Open Subtitles | يمكنك أن تشتري سلاح من آلات البيع الآن |