Gülümseyince de öyle bir gülümsüyor ki alay ediyor sanki kendisiyle şaşıyormuş gibi kendi aklına gülümseyerek bir şey bulabildiği için. | Open Subtitles | كأنه يسخر من نفسه، محتقراً روحه إذ أن شيئاً ما دفعها للابتسام |
Ben ona muhalif senatörlerin lideriyim ve oğlum özel davetlerde, şimdi de ortalık yerde onunla alay ediyor. | Open Subtitles | انا اقود اعضاء مجلس الشيوخ الذين يعارضوه وابني يسخر منه في المادب الخاصة والان يذله علنا |
Herkes o işçilerle dans etmenle alay ediyor. | Open Subtitles | الكل يسخر منك وأنت ترقصين مع هؤلاء العمال |
Bizimle alay ediyor, Samson'la değil. | Open Subtitles | أنها تسخر منا وليس من شمشون يا إله المحصول وحاصد الموت |
O spor bükücülüğün asil gelenekleriyle alay ediyor. | Open Subtitles | إن هذه الرياضة هي سخرية من التقاليد النبيلة للتحكم |
Benimle alay ediyor. Şu durumda bile. | Open Subtitles | إنه يستهزئ بي، حتى الان |
Ama biz burada boş boş takılırken kurt adam insan etrafta dolaşıp, herhalde bizimle alay ediyor. | Open Subtitles | لكن بينما نحن هنا لا نفعل شيئ هناك المستذئب الإنساني يسخر مننا |
Kızıma zarar vermekle kalmıyor, evlilik kurallarımızla da alay ediyor. | Open Subtitles | إنه لا يؤذي ابنتي فحسب إنه يسخر بكل أعرافنا في الزواج |
Ve herkes O'nunla alay ediyor. Ama biliyor musunz? | Open Subtitles | وكل شخص يعتقد بأنه يسخر, حسناً, أتعرفون ماذا ؟ |
Bir gece o kıyafetlerle dışarı çıkıyorlar ve herkes onlarla alay ediyor. | Open Subtitles | إنهم فقط يخرجوا لليلة واحدة لكي يسخر منهم |
Olay yerlerini çabucak ifşa ederek bizimle alay ediyor. | Open Subtitles | لقد كان يسخر منا عن طريق كشف مسارح جرائمه بسرعة |
alay ediyor ve özgün bir espri düşünemiyor sadece küfür ediyor, ki aslında çoğu zaman öyle. | Open Subtitles | انه دائما يسخر وعندما لايقدر على اضحاك الناس يقوم بخلق تلك الشتائم و النكت التافهه |
Onun için Cyber Kafe'yi açtı ama onunla hep alay ediyor. | Open Subtitles | فتحت لها مقهى الأنترنت لكنه يسخر منها دائماً |
- Çünkü ne zaman içeri girsem beni yayına bağlayıp alay ediyor. | Open Subtitles | كنت لافعل,ولكنه يسخر مني في كل مرة |
Göz çukurlarını kullanarak seninle alay ediyor gibi görünüyor. | Open Subtitles | ألا يبدو أنه يسخر منكى بتجاويف عينيه |
Benimle alay ediyorsun. Benimle alay ediyor, baba. | Open Subtitles | انت تسخر منى انه يسخر منى , ابى |
Küçük ukalaya 75 dolarlık saç tıraşı ısmarlıyorum ve benimle alay ediyor. | Open Subtitles | أنا أدفع لهذا الأحمق 75$ ثمن قصة شعر وهو يسخر مني؟ |
Savaş yanlıları onunla alay ediyor, Barış Partisi onu destekliyordu. | Open Subtitles | يسخر الوطنيون منه يصفق حزب السلام له |
Bomboş sayfa. Orada durup seninle alay ediyor. | Open Subtitles | الصفحة الخالية انها تبقى جالسة هكذا تسخر منك |
Yani ağızda bıraktığı bu kelimeler doğrudan bizimle mi alay ediyor? | Open Subtitles | اذن تلك الكلمات التي يتركها بالفم تسخر منا بشكل مباشر؟ |
Herkesin nefret ettiği baş hekim hala kaplumbağadan kaçmaya devam ediyor ve onunla alay ediyor, fakat hikayenin sonunda... | Open Subtitles | فمدير المستشفى الذي يكرهه الجميع... أخذ يركض أمام السلحفاة ويسخر منها... ولكن في النهاية... |
Evlilikle alay ediyor. Acaba aşk ve romantizmin anlamını biliyor mu? | Open Subtitles | يستهزأ بالزواج, و هل يعرف معنى الحب و الرومانسية |