ويكيبيديا

    "aldım ve" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أخذت
        
    • إشتريت
        
    • إلتقطت
        
    • وإشتريت
        
    • واشتريت
        
    Anne, defterini aldım ve geri vermem gerek. Yoksa cezalandırılacak. Open Subtitles أمّـي، لقـد أخذت دفتره ويجب أن اُعيده إليـه وإلا سيعاقب
    İyi parçaları aldım ve onları evden birkaç zırvayla değiştirdim. Open Subtitles أخذت البضاعة الجيدة وبدلته ببضاعة تالفة من البيت وبهذه الطريقة,
    Odanın ölçülerini aldım ve başkentin kayıtlı mimari planlarıyla karşılaştırmaya başladım. Open Subtitles لقد أخذت أبعاد الغرفة و أنا أقرانهم مع المخطوطات الهندسية للعاصة
    Bir ev aldım ve Tanrı izin verdiği sürece burada kalmayı düşünüyorum. Open Subtitles للرحيل عن المخيم لقد إشتريت منزلاً وأنوي العيش هنا طالما يهبني الله
    Ona bir hediye aldım ve nefret etti. Bu konuda oldukça üzüldüm. Open Subtitles إشتريت لها هدية، وقد، قد كرهتها، ثم أصبحت منزعجاً جداً حيال ذلك
    Üstüme yürüdüğünde... büyük bir taş aldım ve attım. Open Subtitles و تقدم نحوي إلتقطت حجرة كبيرة والقيتها نحوه
    sonra Tastee-Freez'e gittim ve kocaman bi cheeseburger aldım... ve onu çöpe kusarken tahmin et yanımdan kim geçti. Open Subtitles لذا إلى مطعم وإشتريت تلك البرجر بالجبنة الكبيرة وأنا آكلها بالخلف بجانب القمامة وحزري من يمر بجانبي
    İngilizce öğrettim, su filtreleri ve yiyecek aldım ve bütün çocukları hayatlarında ilk defa diş hekimine götürdüm. TED درّست اللغة الإنجليزية واشتريت مرشحات المياه والأكل وأخذت كل الأطفال إلى طبيب الأسنان لأول مرة في حياتهم.
    Senatör Morra'nın verdiği hapı aldım ve gecenin çoğunda onu düşünerek oturdum. Open Subtitles أخذت الحبة التى اعطاها لي السيناتور مورا وقضيت معظم الليل افكر فيها
    Bu yüzden, tüm ülkelerin tek tek yiyecek arzını aldım ve o ülkedeki tahmini tüketim miktarıyla karşılaştırdım. TED لذا، أخذت الإمدادات الغذائية لكل بلد وقارنتها بما كان من المحتمل استهلاكه في كل دولة.
    Böylelikle dışarı çıktım, ördeği aldım ve dondurucuya koymadan önce, kurbanın cinsiyetinin gerçekten erkek olup olmadığını kontrol ettim. TED لذلك خرجت، أخذت البطّ، وقبل وضعه في الثّلاجة، تأكّدت إن كان بالفعل من جنس الذّكر.
    Ancak çizerek güzel notlar aldım... ...ve Murray Gell-Mann'in konuşmasında müthiş bir soğan çizdim. TED ولكني أخذت بعض الملاحظات الجميلة للرسومات ولدي بصل رائع أخذته من نقاش موراي جيل مان.
    Ama derin bir nefes aldım ve çalmak için kayıt oldum ve oldukça iyi hissediyordum. TED لكني أخذت نفس عميق، و سجلّت للتقديم، و شعرت بشعور جيد جداً.
    Colorado'da tahta bir kutu aldım ve bu kutunun içine bir dolar banknotu, bir kalem ve bir çatal koydum. TED أخذت صندوقا خشبيا، ودفنت دولارًا ورقيًا وقلماً و شوكة طعام داخل هذا الصندوق في كولورادو
    Bunun yerine, bir avuç fikir tohumu aldım ve konuşmam boyunca hepsini dağıttım. TED ما قمت به بدلا من ذلك هو أنني أخذت حفنة كاملة من أفكاري كبذور، وقمت بنثرها خلال حديثي.
    Geçen hafta iki kutu aldım ve evimde tahtadan bir yer bile yok. Open Subtitles إشتريت علبتين الأسبوع الماضي، وليس عندي أي خشب بالمنزل
    Kumaşını sendika mağazasından aldım ve diktirdim. Open Subtitles إشتريت الخامات من محل النقابة و قمت بخياطتها
    - Seninkini bende aldım, ve getirmeyi unuttum. Open Subtitles ـ لقد إشتريت لكى هدية و لكن نسيت أن أحضرها معى ـ أعلم ذلك , و لكن لا بأس إفتحها
    Gecenin bir yarısında uyandım ateş sönüyordu Ben de bir odun aldım ve ateşe attım. Open Subtitles إستيقظت في منتصف الليل ورأيت النار كانت تنطفىء لذا إلتقطت قطعة خشب . ورميتها فى النار
    Fotoğraflar 3 Nisan'da çekildi, dördünde baskıdan alındı beşinde onları aldım ve barajlara ve su seviyelerine baktım. Open Subtitles الصور الفوتغرافيه إلتقطت في اليوم الثالث من ابريل وتطورت في اليوم الرابع ونظرتُ إليهم علي ماأعتقد في اليوم الخامس شاهدت مستوي المياه منخفض وكنت سعيداً بذلك
    Ben de gittim iki tane alabalık aldım ve onları gizlice tekneye koydum. Open Subtitles إذاً، ذهبت للخارج وإشتريت سمك سلمون كبير وسللتهم إلى القارب
    Sonra sihir kitapları satın aldım ve daha fazla sihir kitabı satın aldım. TED ثم اشتريت كتبًا عن السحر، واشتريت المزيد من كتب السحر،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد