| Sharon Holmes'ten kocası aleyhinde tanıklık yapması istenmedi. | Open Subtitles | لم يطلب من شارون هولمز الشهادة ضد زوجها |
| Tekrar söylüyorum, DL aleyhinde tanıklık yapmaya zorlanmış olmak beni selamete çıkartmaz. | Open Subtitles | مجدداً، إجباري على الشهادة ضد (دي أل) ليس إعادتي لبر الأمان. |
| Aracın sürücüsü departmana dava açmış ve görünüşe göre Flynn aleyhinde tanıklık yapmış. | Open Subtitles | سائق السيارة الذي صدمك قاضى القسم, و في اكتشاف الادلة قبل المحاكمة, (شَهدَ ضده(Flynn-فليين. |
| Oğlum yeni kurulacak hükümette yer alacaksa kocam aleyhinde tanıklık ederim. | Open Subtitles | سوف أشهد ضد زوجي إذا كان لابني مكان في الحكومة الجديدة |
| Bir tecavüze yeltenme var, ama zavallı kız Bay Kokmuş'un aleyhinde tanıklık etmeye korktuğu için dava düşmüş. | Open Subtitles | ولكنهاتركت. لآنالمسكين كان.. -خائف جداً للشهادة ضد السيد (ستينكي ) |
| Onun aleyhinde tanıklık etmek için federaller ile anlaşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول ان أقوم بصفقه مع الفيدراليين حتى أشهد ضده |
| Arkadaşının kafasına sıkan üç uyuşturucu taciri aleyhinde tanıklık yaptı. | Open Subtitles | هو شهد ضد 3 تجار مخدرات وضعوا رصاصة في رأس صديقه |
| Darby, Ames aleyhinde tanıklık etmeyi kabul etti. | Open Subtitles | (داربي) وافق على الشهادة ضد (ايمز) |
| Darby, Ames aleyhinde tanıklık etmeyi kabul etti. | Open Subtitles | (داربي) وافق على الشهادة ضد (ايمز) |
| Aracın sürücüsü departmana dava açmış ve görünüşe göre Flynn aleyhinde tanıklık yapmış. | Open Subtitles | سائق السيارة الذي صدمك قاضى القسم, و في اكتشاف الادلة قبل المحاكمة, (شَهدَ ضده(Flynn-فليين. |
| Paul'ün aleyhinde tanıklık etmemi mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | تريدني أن أشهد ضد (بول)؟ محامي الولاية |
| Bir velayet davasında Patty aleyhinde tanıklık edeceğim. | Open Subtitles | (أنا أشهد ضد (باتي في قضية وصاية الطفلة |
| Bodaway'in aleyhinde tanıklık etmeme izin verin. Kız kardeşimmiş gibi. | Open Subtitles | دعني أشهد ضد (بوداواي). |
| Malcolm'un Bodaway Macawi'nin aleyhinde tanıklık için FBI'a geleceğinden haberiniz var mıydı? | Open Subtitles | أكنت تعلم أنّ (مالكوم) كان في طريقه للمباحث الفيدراليّة للشهادة ضد (بوداواي ماكاوي)؟ |
| Erkek arkadaşım evlenebileceğimizi düşünürdü. Böylece mahkemede onun aleyhinde tanıklık etmek zorunda kalmazdım. | Open Subtitles | كما ترى، يظن صديقي أنّ بإمكاننا الزواج حتى لا أشهد ضده في المحكمة |
| Onlar da ülke çapındaki mafya bağlantıları aleyhinde tanıklık yaptılar. | Open Subtitles | {\cHE87FCF}الذي شهد ضد زملاؤه المافيا أمام الأمة |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 