Bu sorun değildi çünkü henüz yepyeni bir otomobil almıştık. | TED | هذا لم يكن مشكلة لأننا كنا قد اشترينا مؤخرا سيارة جديدة. |
-Dalga geçmiyorum. -Köpekleri yavruyken almıştık. -Çok sevimliydiler. | Open Subtitles | لست أفعل ذلك أفصد عندما اشترينا الكلبين كانا جروين |
Hayır, çünkü babamın bütün parasını almıştık ve sonunda geri dönmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | لا، لأننا أخذنا مال أبّي وإنتقلنا إلى باريس وإستمتعنا إلى أن إضطررت للعودة |
Ve geri dönerken o küçük Çin yerinde durup paket servis almıştık. | Open Subtitles | و في طريق العودة توقفنا عند المطعم الصيني و أخذنا إستراحة قصيرة |
Okulun başında yeni kıyafetler almıştık ama. | Open Subtitles | للتو إشترينا ألبسة جديدة عند بداية السنة الدراسية |
Kurulmamış olarak almıştık ve beraber montajını yapmıştık. | Open Subtitles | لقد اشتريناه مفككاً ، وركبنا سوياً |
Yerde korunma önlemlerini almıştık. Havadan termal görüşlü destek vardı. | Open Subtitles | كان لدينا تغطية كفاية على الأرض، ودعم جوي بالتصوير الحراري. |
Geçen ay Parkashoff'un Martin Shepard tarafından öldürüldüğüne dair bilgi almıştık. | Open Subtitles | الشهر الماضى,تلقينا خبر ان باركاشوف اغتيل من قبل مارتن شيبرد. |
almıştık ama kullanmayacağımız anlaşıldı. | Open Subtitles | اشترينا واحداَ لكننا بدأنا بالتفكير أننا لا نحتاجه |
20 sene önce bir dağıtıcıdan almıştık. | Open Subtitles | كان جزء من المكسب لقد اشترينا موزع منذ 20 عاماً |
İşte bu yüzden Ginger ile omurgasından sakatlanan o kıza bilgisayar almıştık. | Open Subtitles | لذلك انا وجينجر اشترينا كمبوترا لتلك الفتاة بعد أن خضعت لجراحة في عمودها الفقري |
Sözde Bloody Mary'nin olduğu söylenen bir yumurta almıştık. | Open Subtitles | اشترينا بيضة من المفترض أن تكون من ماري الدموية |
Geçen sene beraber dövüş dersi almıştık. | Open Subtitles | أخذنا صنف مرحلة القتالي سوية الخريف الماضي. |
Evet, aslında, tüm soruları ciddi biçimde emniyete almıştık. | Open Subtitles | نعم،لقد حصل أن أخذنا مسألة حفظ الأسئلة برمّتها بقدر كبير من الأهميّة |
Beraber eğitim almıştık, hatırlamıyor musun? | Open Subtitles | حسناً، حسناً، لقد أخذنا تدريباً على هذا معاً، هل تتذكر؟ |
Memleketteki dükkan satılmış ve biz de Crescent Heights da bir ev almıştık. | Open Subtitles | لقد بيع المكان في الوطن و إشترينا منزل في مرتفعات كريسانت |
Onu Şükran Günü için almıştık. | Open Subtitles | اوه, لقد اشتريناه من أجل عيد الشكر |
14'ümüzdeydik, kış aylarıydı ve ikimiz de fena soğuk almıştık. | Open Subtitles | كان كلانا في عمر 14 وكان في فصل الشتاء حيث كان لدينا رشحة قوية |
Kısa süre önce, hükümet karşıtı radikal birisi tarafından bombalı bir suikast yapılacağı istihbaratı almıştık. | Open Subtitles | تلقينا مؤخراً معلومات عن مخطط لقنبلة.. لحركة متطرفة مناهضة للحكومة |
Kocasının arabasını almıştık. Gary bu sabah yapıp cesedi bagaja koymuş olmalı. | Open Subtitles | لقد اخذنا سيارة زوجها ولقد قتلها هو هذا الصباح ووضع جثتها بالعربية |
Şok yavaş yavaş azaldığında masaya çokça şampanya almıştık, parti başlamıştı ve gece kesinlikle sona ermişti. | TED | وعندما تلاشت الصدمة، أحضرنا الكثير من الشمبانيا وبدأت الحفلة، وكان الليل قد انقضى بالتأكيد. |
Hayır canım, sana Şükran Günü için güzel bir elbise almıştık ya. | Open Subtitles | لا يا حبيبتي , أشترينا لك ذلك الفستان الجميل الجديد لعيد الشكر |
Oh canımıza değsin. Kavanozu sizin masanızdan almıştık. | Open Subtitles | الخسارة لكم ، استعرنا هذا الخردل من طاولتكم |
Bunları daha yeni almıştık. | Open Subtitles | لقد اشتريناها منذ مدة قريبة |