Şehrin altyapısını kontrol eden biri olunca kolay oluyordur herhalde. | Open Subtitles | هذا سهل طالما لديك شخص يسيطر .على البنية التحتية للمدينة |
Kırk yıl boyunca Kaddafi’nin despotluk rejimi, Libya toplumunun kültürüyle birlikte altyapısını ve ahlaki dokusunu tahrip etti. | TED | لأربعة عقود قام نظام القذافى الاستبدادي بتدمير البنية التحتية إلى جانب الثقافة و النسيج الأخلاقى للمجتمع الليبى. |
9 yıl önce, Irak'taki elektrik altyapısını tekrar oluşturmak için Amerikan hükümeti adına çalıştım. | TED | قبل تسع سنوات، عملت للحكومة الأمريكية في العراق للمساعدة في إعادة تركيب البنية التحتية للكهرباء |
Ben, devletlerin temizlik altyapısını fonlaması gerektiğini savunuyorum. | TED | حسنا، أنا ذاهب إلى القول بأن الحكومات يجب أن تُمول البنية التحتية للصرف الصحي. |
Yolların altyapısını inceleyen ve kara mayınlarını tespit için kullanılan zemin-tesirli radarlar toprağın birkaç metresini geçmekte zorlanıyor. | TED | فرادارات الاختراق الأرضي المستعملة في مراقبة البنى التحتية للطرقات أو لكشف الألغام الأرضية تصارع لاختراق بضعة أمتار من الأرض. |
Tüm bu işlemler çevredeki lağım altyapısını yenilemekten daha ucuzdu. | TED | وكان هذا أرخص من تحديث البنية التحتية للصرف الصحي. |
Bayım, şehrimizin çürüyen altyapısını nasıl yeniden onaracaksınız? | Open Subtitles | سيدي ، كيف ستعيد بناء البنية التحتية المتدهورة لمدينتنا؟ |
En iyi dileklerimle şunu söyleyeyim, ...bunun altyapısını tespit etme imkanımız olabilir. Diğer hedeflerini tespit edebiliriz. | Open Subtitles | ومع التوفيق، قد نقدر على توقع أين الموقع من البنية التحتية الذي سيستهدفونه تالياً |
Yeni Donanma Bakanı ya son derece paranoyak biri ya da bu olay tüm ulusal güvenlik altyapısını etkileyebilir. | Open Subtitles | مذعورة تماماً أو أن هذا سيؤثر على البنية التحتية بالكامل للأمن الوطني |
Ülke altyapısını geliştirme sorumluluğumuzun sona erdiğini düşünmek çok yanlış bir düşünce. | Open Subtitles | إنها فكرة يساء فهمها للأسف أنه يجب أن نتحرر من التزاماتنا لتطوير البنية التحتية لهذا البلد |
Dünya nüfusunu temizleyecek ama dünyanın altyapısını ve kaynaklarını olduğu gibi bırakacak bir kıyamet. | Open Subtitles | و لكن مع ترك البنية التحتية و الموارد سليمة حدث ذلك من قبل و بنجاح عظيم |
Hydra'nın altyapısını çökertmek üzereyiz. | Open Subtitles | نحن عوشك القضاء على البنية التحتية لهايدرا |
Seyahatlerin büyüklüğüne bakmak yerine, yenilikçi bir fiyatlama sistemi kullanabilir ve yol altyapısını galon üzerinden değil mil üzerinden fiyatlayabiliriz. | TED | فبدل النظر إلى نمو قطاع السفر فقط يمكننا أن نستخدم نظام تسعير مبتكر عن طريق فرض رسوم على البنية التحتية للطرق بالميل وليس بالجالون. |
temizlik altyapısını baştan yapmamız gerek. ve bunu yapmak için sistem düşünmeyi kullanmanız gerektiğini savunuyorum. Tüm hijyen çemberine bakmamız lazım. | TED | لذلك علينا أن نعيد التفكير الصرف الصحي، وعلينا إعادة اختراع البنية التحتية للصرف الصحي، وعلي القول بأنه للقيام بذلك، علينا توظيف نظم التفكير. |
Roma sınırlarının korunmasını ve güvenli olmasını sağlama amacına yönelik sınır güçlerinin altyapısını oluşturma ve Roma sınırlarını koruma konusundaki becerileri de fark yaratıyordu. | Open Subtitles | كانت قدرتهم على حفر الحصون و على صياغة كل عناصر البنية التحتية للقوة الحدودية التي كانت تعمل على ضمان كون الحدود الرومانية |
Tandale haritasının en başta böyle görünüyordu. Tarih: Ağustos 2011. Ancak birkaç hafta içinde üniversite öğrencileri cep telefonlarını ve açık-kaynak platformları kullanarak bütün bölgenin altyapısını inanılmaz bir biçimde harita üzerine aktarmayı başardı. | TED | هكذا كانت تبدو خريطة تندلا في آب/أغسطس، 2011. ولكن في غضون أسابيع قليلة، طلاب الجامعة كانوا قادرين باستخدام الهواتف النقالة ومنصة مفتوحة المصدر على تغيير خريطة بشكل كبير البنية التحتية للمجتمع بأسره. |
Üssün altyapısını denetleyeceğim. | Open Subtitles | سأقوم بتدقيق البنى التحتية للقاعدة |
Daha yeni, şehrin altyapısını yeniden tasarlamak için bir sözleşme imzaladım. | Open Subtitles | لقد حصلت للتو على عقد كبير للمساعدة بإعادة بناء البنى التحتية للمدينة " |