Alvis Akari, Leith çarşısında katliam planlamaktan tutuklusun. | Open Subtitles | ألفيس اكاري أنت مقبوض عليك من اجل الاشتباة بضلوعك في العملية الأرهابية قرب السوق |
Ona 1,000 Pound ve Alvis'i vermiş. | Open Subtitles | لقد أعطاه ألف جنيه و سيارة الـ "ألفيس" |
İşimi nasıl yapacağımı biliyorum, Alvis. | Open Subtitles | أعرف كيف أؤدي عملي يا ألفيس |
Tövbeli Alvis, farelerden doğmuş. | Open Subtitles | ألفيس بينتيت ولدت بين الفئران |
Alvis, hangi rüzgar attı seni? | Open Subtitles | ألفيس من الذي أحضرك إلى هنا؟ |
Alvis Akarı, tutuklusun. | Open Subtitles | ألفيس اكاري أنت مقبوض عليك |
Alvis'i Westhole'da tutuyorlar. | Open Subtitles | أنهم يتحفظون على (ألفيس) في السجن الغربي |
Alvis kendi kazdığı kuyuya kendinin düşmesi benim suçum değil. | Open Subtitles | - بكلام هذه القوات - البكاء على الحفرة التي حفرها (ألفيس) لنفسه, ليست من صميم عملي |
Yüzlerini göremedim ama Alvis ve yedinci nesil kaydın bağırışlarını duydum. | Open Subtitles | لم أستطع رؤية وجوههم و ولكني سمعت صراخهم كل شيء كان عن (ألفيس) واتفاقية الجنرالات السبعة |
Alvis'e yardım etmek için bayramlıkları giymenin gerekeceğini bilmiyordum. | Open Subtitles | لم ادرك بأن مساعدة (ألفيس) يتضمن هذه الملابس |
Sıçan kralını görmeye geldik. Bizi Alvis gönderdi. | Open Subtitles | نحـن هنا من أجل مقابلة ملك الفئران, (ألفيس) هو من أرسلنا أليه |
Alvis'ten kan kutsaması almayı umuyordum. | Open Subtitles | كنت آمل أن أصل إلى (ألفيس) من أجل أن أحصل لها على دم مبارك |
Ve Alvis asla sahte keşiş kullanmaz. | Open Subtitles | ومن المستحيل أن يستخدم (ألفيس) راهباً مزيفاً |
Alvis'i bir kere kutsama yaparken izlemiştim. | Open Subtitles | لقد شاهدت (ألفيس) وهو يلقي البركة ذان مرة |
Şifreyi Alvis'in adamlarına götürmenizi istiyorum sonra da kanıtı Hills'e. | Open Subtitles | إلى جماعة (ألفيس) وبعدها تأخذ الدليل إلى (هيلز)؟ - هل تعتقدين بأنه يهتم؟ |
Alvis'i yarı yolda bırakıyorsun sokaklarda isyan çıkardın. | Open Subtitles | أذا قمت بشنق (ألفيس)؟ سيحصل أضطرابات في الشوارع, ما الذي سيفعله زعمائك في هذا الأمر؟ |
Şirket Alvis'in direnişinin terör saldırısına misilleme olacak cezayı veriyor. | Open Subtitles | الشركة أصدرت تحذير عن هجوم أرهابي من قبل مساعدي (ألفيس)؟ رداً على الحكم الصادر بحقه |
Alvis, ne oluyor? | Open Subtitles | ألفيس, ماذا تفعل هتا |
Alvis'i çalabilir. | Open Subtitles | ربما يريد سرقة الـ "ألفيس"؟ |
Alvis'i bir şekilde çıkarmamız lazım. | Open Subtitles | يجب أن نحـًـرر (ألفيس) بطريقة ما |