Onu pek çok kez öldürebilirdim. ama bir şeyler yanlıştı. | Open Subtitles | كان بوسعي قتله عدة مرات يا بروكستون لكن شيئاً ما كان يبدو خطأ |
Odada sana şans getiren bir şey mi vardı bilemiyorum ama bir şeyler farklıydı. | Open Subtitles | لا أعلم إن كان لديك تعويذة حظ، لكن شيئاً ما كان مختلفاً |
İIk bakışta gayet normal bir kız ama bir şeyler farklı. | Open Subtitles | ...من الوهلة الاولى، ستعتقد أنها فتاةً عادية لكن شيئاً ما مختلف |
Neden olduğunu bilmezler ama bir şeyler kalır. | Open Subtitles | وربما وقتها لا يعرف ما يفعل هو ولكنه يجلب الانتباه لنفسه |
Neden olduğunu bilmezler ama bir şeyler kalır. | Open Subtitles | وربما وقتها لا يعرف ما يفعل هو ولكنه يجلب الانتباه لنفسه |
ama bir şeyler oluyordu açıklayamadığım bir şeyler. | Open Subtitles | لكن شيء ما كان يحدث ولا يمكنني تفسيره |
ama bir şeyler ters gitti. | Open Subtitles | و لكن شيء ما يسير في الاتجاه الحاطيء |
- Ama, bir şeyler yanlış. | Open Subtitles | لكن شيئاً جرى بشكلٍ خاطئ ماذا؟ |
Bu benim odama benziyor ama bir şeyler eksik gibi. | Open Subtitles | إنها تشبه غرفتي، لكن شيئاً مختلفاً |
Yeni Efendilerle de yok. ama bir şeyler oluyor. | Open Subtitles | (وليسوا السادة الشبان (البورتوريكيين لكن شيئاً ما يغلي |
Ne olduğunu bilmiyorum, ama bir şeyler olmuş. | Open Subtitles | لا أعرف ما حدث ، لكن شيئاً ما حدث ... |
ama bir şeyler oldu, değil mi? | Open Subtitles | لكن شيئاً ما حدث اليس كذلك ؟ |
Ya da dolaylı olarak ama... bir şeyler ters. | Open Subtitles | أو بواسطة قريب. لكن... شيء ما غير واضح |