- Tanrım, şu an canının yandığını biliyorum, ama biraz heyecanlandım. | Open Subtitles | العسل، وأنا أعلم أنت في ألم الآن، ولكن أنا تشغيل قليلا. |
Şu an biraz ayrı düşmüş durumdayız ama biraz tuhaf davranıyordu. | Open Subtitles | نحن منفصلين قليلاً في الوقت الراهن لكنها تتصرف بغرابة بعض الشيء |
Henüz tek başıma yapamıyor olabilirim ama biraz zamanla ve pratik yaparak insanlara yardım edebileceğimden eminim. | Open Subtitles | لربما لا استطيع القيام بهذا وحدي بعد، ولكن بالقليل من الوقت والتدريب.. -فأدري أن بوسعي مساعدة الناس |
Çok uğraştığını biliyorum ama biraz soluklan bence. | Open Subtitles | أعلم أنّكِ تعارضين ذلك، ولكن ربما يجدر بكِ الهدوء |
Affedersin delikanlı boktan Fransızcamın kusuruna bakma ama biraz önce beni tehdit mi ettin sen? | Open Subtitles | أستميحك عذرًا أيها الشاب، لا تؤاخذني على هذا السؤال الوقح لكن هل هددتني توًّا؟ |
BM askerlerinin gelisini içtenlikle karsiliyoruz, ama biraz kafamiz karisti. | Open Subtitles | "نحن نرحب بقوات "الأمم المتحدة بذراعين مفتوحتين و لكن مع بعض الحيرة |
ama biraz daha vaktim olmazsa hepimiz öleceğiz. | Open Subtitles | لكن لو لم أحصل على المزيد من الوقت سنموت جميعا |
ama biraz nevrotik olmuştur sadece çünkü belki, ben doğru değilim anlamına gelmez. | Open Subtitles | ولكن لمجرد أنني كنت عصبية قليلا ربما هذا لا يعني أنني لست محقة |
Orada neler döndüğünü bilmiyorum ama biraz yoldan çıkmış gibi duruyor. | Open Subtitles | أنا لا أعلم ماذا يدور هناك، لكنه خرج قليلا عن المسار. |
30 gün için gitmiştim ama biraz daha kalmam gerektiğini düşündüler. | Open Subtitles | دخلتها لأبقى ثلاثين يوما لكنهم رأوا أنني بحاجة إلى المزيد قليلا |
Alman arkadaşım onu canlı olarak buldu, ama biraz karmaşıklık oldu. | Open Subtitles | صديقي الالماني وجدها على قيد الحياة لكن الوضع معقد بعض الشيء |
Özür dilerim, bu işi garipleştirmek istemiyorum ama biraz utanıyorum. | Open Subtitles | آسف لا أريد أن أكون سخيفاً لكنني خجول بعض الشيء |
Teknolojinin insana çok benzer ama biraz tuhaf olduğu o tekin olmayan, ürkütücü his. | TED | إنه العامل المريب للتكنولوجيا حيث أنها قريبة للإنسان لكنها بعيدة بعض الشيء. |
Sanki ghehgho gibi, ama biraz daha memaghtechacala. | Open Subtitles | - .. إنها أشبه بـ .. ولكن بالقليل من - |
Evet, tehdit fotoğraflarının bir meselesi kalmadı ama biraz geç kalmış olabiliriz. | Open Subtitles | نعم ، صور الابتزاز قد ذهبت ولكن ربما ذلك متأخر لماذا؟ |
Bu bellek şifresini kıracaktır onun ama biraz vakit alır. | Open Subtitles | هذا سيخترق كلمة المرور ولكن ربما يستغرق ساعة |
Bu bellek şifresini kıracaktır onun ama biraz vakit alır. | Open Subtitles | هذا سيخترق كلمة المرور ولكن ربما يستغرق ساعة |
Affedersin delikanli boktan Fransizcamin kusuruna bakma ama biraz once beni tehdit mi ettin sen? | Open Subtitles | أستميحك عذرًا أيها الشاب، لا تؤاخذني على هذا السؤال الوقح لكن هل هددتني توًّا؟ |
- ama biraz rotadan çıkmış mı? | Open Subtitles | لكن مع بعض الفسحة ؟ |
ama biraz işbirliği olmazsan olay tamamen patlar ve hiçbirimiz zarar görmeden çıkamayız. | Open Subtitles | لكن لو لم أحصل على بعضِ التعاون... إنّ ذلك سيتدمر علينا بشكلٍ كبير... ولن يمشي أحدنا الطريق سالم. |