ama seni temin ederim ki, Oğlumuz senin yoketmek istediğin kovanın içinde. | Open Subtitles | لكني أؤكد لك أن ابننا في تلك الخلية التي توشك على تدميرها |
İstersen seninle gelirim, ama seni temin ederim ki orası kapalı. | Open Subtitles | سأذهبمعكإذاأحببت, و لكني أؤكد لك أنه مغلق |
ama seni temin ederim ki, Chin'i durdurmak için her şeyi yapardım. | Open Subtitles | لكني أؤكد لك أني كنت سأفعل ما يتطلبه الأمر لإيقاف جين |
ama seni temin ederim ki senin gerçek katil olmadığını kanıtlamak isteyen tek kişiyim. | Open Subtitles | ولكني أؤكد لك على الأرجح أنا أكثر شخص في العالم القادر على إثبات أنك لست القاتل الحقيقي |
Yattığın adamı konuşmak için getirmiş olman çok güzel ama seni temin ederim ki, benim mikroplarla bir sorunum yok. | Open Subtitles | إلين، تصرف لطيف منك احضار الرجل الذي تعاشرينه الآن إلى هنا لكي يتكلم معي ولكني أؤكد لك بأني لا أعاني من أية مشاكل مع الجراثيم. |
Ama, seni temin ederim ki Onlar tren istasyonunda mola vermezler. | Open Subtitles | لكنني أؤكد لك أنهم لا يتوقفون للراحة في محطات القطار. |
O özel bir çocuk, ama seni temin ederim ki, tereddüt etmiyorum. | Open Subtitles | إنها طفلة مميزة لكنني أؤكد لك أن عزيمتي ثابتة |
Zola, başın sağ olsun, ama seni temin ederim ki, Francois gökyüzündeki büyük çadırdan sana doğru bakıyor. | Open Subtitles | زولا نحن آسفون للغاية لخسارتك لكني أؤكد لك أن فرانسوا ينظر إلينا من خيمته الكبيرة في السماء |
Zod'u anladığını sanıyorsun Kal-El ama seni temin ederim ki onu hiç tanımıyorsun. | Open Subtitles | ربما تظن أن لديك معرفة به يا (كال-إل)، لكني أؤكد لك أنك لا تعرف الرجل حقيقة |
ama seni temin ederim ki hiç acı hissetmeyeceksin. | Open Subtitles | لكني أؤكد لك أنه لا يوجد ألم |
Ne gördüğünü sandığını bilmiyorum ama seni temin ederim ki... | Open Subtitles | أجهل ماذا تظن أنك رأيت ولكني أؤكد لك... |
David'in bana muamelesiyle ilgili endişelerin vardı biliyorum ama seni temin ederim ki ne artık onun bakımına ihtiyacım var ne de ikimiz arasında duygusal bir bağ var. | Open Subtitles | فهمت أن لديك بعض المخاوف حيال سلوك (ديفيد) معي، لكنني أؤكد لك |