Doğduğum yer olan Belgrad'dan sonra Amsterdam'a gittim. | TED | بعد بلغراد، أين وُلدت، ذهبت إلى أمستردام. |
Yarın, 3 haftalığına Amsterdam'a döneceğim. | Open Subtitles | غداً سأعود إلى أمستردام وسأبقى لثلاثة أشهر |
Amsterdam'a iki bilet, Sonra iki yeni kimlik. | Open Subtitles | تذكرتين إلى أمستردام بالإضافة إلى بطاقتي هوية جديدتين |
Amsterdam'a gelmenizden esas sorumlu olan benim. | Open Subtitles | بالمناسبه,انا المسؤل عن قدومك الى امستردام |
Amsterdam'a gidiyor olmam, gay olmamı gerektirmez. | Open Subtitles | لا يعني ذهابي الى امستردام اني شاذ جنسياً |
Amsterdam'a gider gitmez başımdan atarım onu. Aile beni tekrar arasına alacaktır. | Open Subtitles | ما إن نصل إلى أمستردام سأخفيه ستستعيدنى العائلة حينئذ |
Sanırım yeni belgeler alacağım ikimiz için, Ve Amsterdam'a iki bilet. | Open Subtitles | علي الحصول على أوراق جديدة و تذكرتين للسفر إلى أمستردام |
Arkadaşım, beni Amsterdam'a götüreceğini söyledi. ...oradan da Londra'ya gitmemin bir yolunu bulacağını. | Open Subtitles | صديقي قال أنه سيأخذني إلى أمستردام ومن هناك سنجد طريقة لدخول لندن |
Amsterdam'a varana kadar dayanamaz mısın? | Open Subtitles | ألا يمكنك الإنتظار حتى نصل إلى أمستردام ؟ |
Gelecek sene Amsterdam'a gideceğim. | Open Subtitles | سأذهب إلى أمستردام في مطلع العام المقبل. |
Burada buluşup, sonra da Amsterdam'a gidecektik. | Open Subtitles | أجل نحن كُنّا سنَجتمعُ هنا ثمّ،علي المضي قدما إلى أمستردام. |
Amsterdam'a gidip çantada ne olduğunu öğrenin. | Open Subtitles | إذهبي إلى أمستردام و أعرفي ما الذي كان في الحقيبة. |
- Otur şöyle. - Amsterdam'a gidiyoruz. Amsterdam'a gidiyoruz. | Open Subtitles | ـ اذاً، نحن ذاهبون إلى أمستردام ـ نحن ذاهبون إلى أمستردام |
- Anne, Amsterdam'a gidiyoruz. | Open Subtitles | مستعدة؟ ـ أمي، نحن ذاهبون إلى أمستردام ـ أجل، نحن ذاهبون إلى أمستردام الآن |
- Sanırım bizimki bu. - Bizimki. - Amsterdam'a gidiyoruz. | Open Subtitles | ـ أعتقد أن هذه رحلتنا ـ هذه رحلتنا، نحن ذاهبون إلى أمستردام |
Kız arkadaşın Amsterdam'a gittikten sonra ondan kolayca ayrıldın bakıyorum. | Open Subtitles | امضيت قدما عن صديقتك بعد أن سافرت إلى أمستردام |
Aşkımı Amsterdam'a giden bir gemiye bindirdim. Ama gemi Alman sularına gelince, | Open Subtitles | أنا وضعت حبيبتي على متن سفينة إلى أمستردام ولكن السفينة تم الاستيلاء عليها في البحار الألمانية |
İlk uçakla Amsterdam'a gitmenizi istiyor. | Open Subtitles | وهو يريدك ان تذهبى الى امستردام حالا |
Bay Dük, Amsterdam'a gelmiş, senin adını kullanmış sana çalıştığını söylemiş. | Open Subtitles | السيد ديوك اتى الى امستردام , استعمل اسمك , قال انه يعمل لديك , |
Gidelim. - Amsterdam'a hiç gitmemiştim. | Open Subtitles | -انا لم اذهب الى امستردام من قبل |
Bak, Amsterdam'a iki üç kere gitmişti, bu sefer malı kaybetti. | Open Subtitles | لقد سافر لمرتين او ثلاث الى أمستردام وهذه المرة فقدَ البضاعة |