Şu anda bunun için endişelenemem bile Larson davasına sıkışıp kalmış durumdayım. | Open Subtitles | انظر, أنا لا أَستطيعُ القَلْق حتى حول ذلك الآن أَنا فَقَطْ أَسْدُّ أيضاً فوق بهذه بقضية لارسون |
Üzgün olduğunu biliyorum ama şu anda bunun için elimden bir şey gelmez. | Open Subtitles | ،أعلم أنك منزعج ولكن لا أستطيع تغيير ذلك الآن |
Bence de öyle ama şu anda bunun için yapabileceğimiz bir şey yok. | Open Subtitles | وأنا أتفق، لكن لا يوجد شيء يمكننا القيام به حيال ذلك الآن |
Şu anda bunun için bir şey yapamazsın o yüzden sadece nefes al ve dışarı. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكنكِ القيام به حيال ذلك الآن لذا خذي شهيقاً... |
Şu anda bunun hakkında endişelenmeniz gerekmediğini söylüyor. | Open Subtitles | يقول أنه لا يجب أن تقلقوا بشأن ذلك الآن |
Üzgünüm ama şu anda bunun ne anlama geldiğini bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا آسف، ولكن... أنا لا أعرف حقا ماذا يعني ذلك الآن. |
Şu anda bunun hakkında konuşamam Rachel. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أتحدث (عن ذلك الآن (رايتشال |