Onbeş yıl önce o evin bana ait olduğu konusunda anlaşmıştık | Open Subtitles | لقد اتفقنا بأن هذا المنزل لي قبل حوالي خمسة عشر سنة. |
Sanırım kimsenin bebeğimiz üzerinde bilimsel deneyler yapmadığı konusunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | اعتقد اننا اتفقنا ان لا احد يقوم بأختبارات على ابنتنا |
Belli ki aptalca değilmiş, çünkü müdahele toplantısı hakkındaki müdahele toplantısında daha fazla aptalca müdahele toplantısı yapmamak hakkında anlaşmıştık. | Open Subtitles | حسنا، من الواضح بأنه لم يكن كذلك، لأننا اتفقنا على ألا تكون هناك المزيد من التدخلات الغبية على تدخلات تدخلاتنا |
- Hayır! Gelecekten haber almanın çok tehlikeli olabileceği konusunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | لقد إتفقنا أن المعلومة عن المستقبل يمكن أن تكون خطيرة. |
Hope'u gönderdiğimiz hiçbir videoya alet etmeyeceğiz diye anlaşmıştık sanıyordum. | Open Subtitles | أظن اننا أتفقنا أن لا نضع هوب في أحدى فيديوهاتنا |
Birbirimizin burnuna vurmayacağımıza anlaşmıştık. | Open Subtitles | وافقنا أن لا نضرب أنف بعضنا البعض ماذا إذاً؟ |
anlaşmıştık. Sadece silahımı bulmama yardım edecektin. | Open Subtitles | كان لدينا اتفاق ، كنت ستساعدني في العثور على مسدّسي |
Boksörümün 3 bin dolara 350 kiloluk bir öküzle dövüşeceğinde anlaşmıştık. | Open Subtitles | لقد اتفقنا على أن ملاكمي سيقاتل ثوراً صغيراً وزنه 360 كيلوغراماً. |
Ne zaman nerede olduğunu bileceğim. Böyle anlaşmıştık, değil mi? | Open Subtitles | يجب أن أعرف مكانكَ دائمًا هذا ما اتفقنا عليه، صحيح؟ |
Ama ikimiz de farklı olduğumuz için ilişki istemediğimiz konusunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | ولكن سواء اتفقنا أننا لا نريد أي شيء ، لأننا مختلفون. |
Ne yapılması gerektiği sonucunda anlaşmıştık. | TED | اتفقنا معهم على النتيجة، وما الذي يجب القيام به. |
Hareket halindeki bir trenin bir noktadan on saniyede geçebileceği konusunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | لقد اتفقنا أن القطار يأخذ عشرة ثواني لعبور نقطة محددة. |
Evlenmeden önce, çocuk yapmamak konusunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | لقد اتفقنا قبل الزواج أننا لن ننجب أى أطفال |
Dikkati dağılmayacaktı, anlaşmıştık. Onu hastaneye yollamak istemem. | Open Subtitles | لقد إتفقنا ، لا صرف إنتباه أكره إرسالها للمشفى |
anlaşmıştık. Buraya gelip iyi vakit geçirecektik. Anlaşmaya bağlı kalacağım. | Open Subtitles | لقد إتفقنا , جئنا هنا لقضاء وقت ممتع سأتمسك بالصفقة ، وأنتِ ؟ |
Koltuğumun yanındaki masada durması konusunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | أظن أننا قد إتفقنا أن يكون مكانه على الطاوله بجانب كرسيي |
Seninle anlaşmıştık: erkeklerle çıkmak yok. | Open Subtitles | .أعتقد بأننا أتفقنا على منع المواعيد الغرامية |
anlaşmıştık, sizi istasyona kadar götürecektim. | Open Subtitles | لقد وافقنا أنني سوف آخذكِ إلى محطة القطار. |
Chicago dışındaki bir şirketin buradaki işlerine yeniden devam etmesi konusunda sonunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | ...وفي النهاية توصلنا إلى اتفاق ،مع شركة خارج شيكاغو ...للقيام بالعمليات مرة أخرى |
Ayda bir cumartesi çocuklarla vakit geçirme konusunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | وافقت على أن تقضي يوم سبت واحد بالشهر مع أطفالك |
Önümüze bakma konusunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | كان في الماضي، انتهى اتّفقنا على المضيّ قدماً. |
Kabinin içindekiler için anlaşmıştık. | Open Subtitles | لقد عقدنا الاتفاق على كل شىء داخل الخزنة |
Dinle, onunla sadece bir gece çıkman, iyi zaman geçirtmen, ve sonra da hayatından defolup gitmen için seninle anlaşmıştık. | Open Subtitles | انصت .. كان اتفاقنا ان تخرج معها لليلة واحدة فقط تعطيها المتعة .. |
Güvensiz ortamlarda buluşmamak üzere anlaşmıştık. | Open Subtitles | عقدنا إتفاق بشأن لقائنا في بيئات غير آمنة |
- Durumu aydınlatana kadar aramızda kalması konusunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | لقد إتّفقنا أنّنا سنبقي هذا بيننا حتى نعلم ما الذي نتعامل معه. |
Seni buraya kabul ettiğimde anlaşmıştık ona göz kulak olacaktın. | Open Subtitles | عندما أخذتكَ أنت وأختك كان الإتفاق أن ترعاها |
anlaşmıştık. Diğerleri yaşlanacaktı, ben değil! | Open Subtitles | لقد عقدنا اتفاقاً ليتقدّم الآخرون في السنّ ما عداي |
İmparatorluk askeriydik ve başka bir orduyla, birlik olup düşmanı yok etmek üzere anlaşmıştık. | Open Subtitles | لقد كنا مجموعه اباطره واتفقنا علي ايقاف العدو |
Yüzde 90'da anlaşmıştık. | Open Subtitles | ـ هل تعرف أمراً؟ إننا متفقان بـ 90 بالمئة |