Ona öğretmeye çalıştığım her şeyi anlamayabilir, ama bunu anladı. | Open Subtitles | ربما لا يفهم كل ما أعلمه له ولكنه يفهم هذا |
Bunu çabuk halledebilir miyiz? Patronum devamlı ayrılmamı anlamayabilir. Ve o serserinin teki. | Open Subtitles | رئيسي لا يفهم سبب إستمراري بالمغادرة إنّه أحمقٌ نوعاً ما |
Bu çocuk anlamayabilir, ama ben anlıyorum. | Open Subtitles | ربما أن هذا الفتى لا يفهم و لكننى أفهم |
Ama yine de halkımdaki bazı kişiler bunu faydasını anlamayabilir. | Open Subtitles | ورغم أن بعض شعبي قد لا يفهم ،المصالح من هذا "أنا واثق أنهم سيفعلون في "كارديف |