Gizli nükleer füzyonu değil ya! Lemon. AnnaBeth, ben, Lemon... | Open Subtitles | ليس سر الاندماج النووي ليمون , أنابيث اوه , رباه |
AnnaBeth, SS Belle Kaptan Crickett yüzünden uçurumdan aşağı yuvarlanacak. | Open Subtitles | أنابيث قارب الحسناوات يبحر مباشرة إلى الشلال بقيادة القائدة كريكت |
- Ben ederim, AnnaBeth mutluysa, biz de onun adına mutlu olmalıyız. | Open Subtitles | حسناً أنا سأفعل إذا كانت أنابيث سعيدة إذاً يجب ان نكون سعداء |
İstersen gece kalabilirim. AnnaBeth'le otururum. | Open Subtitles | جيمي, يمكنني أن أبقى هنا إذا أردت أن ابقى مع آنابيث |
AnnaBeth sigara istiyor. Sigara alacağım. Az sonra görüşürüz. | Open Subtitles | تريد آنابيث سجائر، سأحضرها لها أراكما بعد قليل |
- Yalnız bütün günü AnnaBeth'i çalıştırarak geçirdim. | Open Subtitles | مع ذلك , لقد قضيت اليوم كله بتدريب انابيث |
AnnaBeth, sonsuza kadar şu Amerikan Futbolu hakkında konuşmanı dinleyebilirim. | Open Subtitles | أنابيث أستطيع أن أستمع إليك تتحدثي عن كرة القدم الأمريكية |
Yanlış seçim yapmak istemiyorum AnnaBeth. | Open Subtitles | أنظري أنا لا أريد أن اقوم بالخيار الخاطئ أنابيث |
AnnaBeth'i bir randevuya ikna edebiliriz. | Open Subtitles | و موعد واحد مع أنابيث نستطيع التحدث إليها موعد واحد |
Tamam, bak, AnnaBeth'in bu işi organize edip edemeyeceğinden endişeliyim ve bu partide her şey yolunda gitmeli. | Open Subtitles | فقط كلمة اطلقت تجعلني اضحك حسنا , انا قلق ان يكون الامر فوق طاقة أنابيث واحتاج ان ينجح هذا الحفل |
Ayrıca AnnaBeth'in Elma Suyu önerimi ve senin müşterilerin aklını karıştırır diyerek ...reddedişini de hatırlıyorum. | Open Subtitles | اذكر اذكر ايضا رغبتي في تقديم عصير تفاح أنابيث لكنك قلت |
Eğer AnnaBeth'in Elma Suyunu gerçekten isteseydin 20 yıl boyunca hızla büyüyüp arkadaşlığımızı mahveden dargınlığının yerine, onun için savaşırdın. | Open Subtitles | اذا اردت حقا عصير تفاح أنابيث كان ينبغي ان تحاربي لإجله بدلا من السماح لاستيائك |
Bende tam AnnaBeth'e dün gecenin harika olduğunu söylüyordum, ve bunu ikinize borçluyum. | Open Subtitles | كنت أخبر أنابيث للتو كم كانت ليلة أمس رائعة وانا أدين بهذا لكما معا |
- AnnaBeth her şeyi anlattı... ve ben aynı anda dehşete... kapıldım, mahcup oldum ve etkilendim. | Open Subtitles | أنابيث أوضحت كل شىء وحسنا , أنا مرتعبة مفزوعة ومعجبة , كل هذا في آن واحد |
AnnaBeth'in eridiği şu İngiliz herifi gördüğümü hatırlıyorum. | Open Subtitles | اعرف اني رأيت الرجل الإنجليزي الذي جلس مع أنابيث من قبل |
"AnnaBeth, bilmeni isterim ki, seninle tanışmak zevkti. | Open Subtitles | أنابيث , اريد فقط القول انه كان من الرائع مقابلتك |
Zavallı AnnaBeth ve Jimmy'yi bu tür şeyleri. | Open Subtitles | والمسكينان آنابيث وجيمي, أنت تعرف تلك الأمور |
AnnaBeth ve Lemon çok yakınlar, ve Lemon benden nefret ediyor. | Open Subtitles | آنابيث وليمون متقاربون جداً لكن ليمون تكرهني |
- İşte ondan, AnnaBeth ona söylemek için uygun bir zaman olmadığını söyledi. | Open Subtitles | لذا آنابيث لا تعتقد بأن هذا سَيَكُون وقت جيد لإخبارها |
AnnaBeth alınma ama, 1 yıl çalışsan dahi, İspanyol Valsi bile yapamazsın. | Open Subtitles | وبدون اهانه يا انابيث , انتِ لاتستطيعين اداء رقصة الفالز الاسبانية حتى لو تدربتي لمدة عام |
Ve AnnaBeth, eğer sende kolunu kaldırırsan kolunu omzundan söküp atacağım. | Open Subtitles | انابيث و ذراعك برفع قمت إذا سأسحبها أنا الكتف من |
Seni seviyorum ama sen ve AnnaBeth eve gitmelisiniz. | Open Subtitles | إنّي أحبّك، ولكن عليك أنت و(آنا بيث) أن تعودا إلى المنزل. |
Sorumluluklarım var. AnnaBeth'e gerçek duygular besliyorum. | Open Subtitles | لدى إلتزامات أتعلمين و أكن مشاعر حقيقيه لأنابيث |
Belki Luke'un Olympus'u yok etmesini sadece... AnnaBeth ve Grover bana yardım ettiği için durdurabildim, değil mi? | Open Subtitles | لعلّي منعت (لوك) من تدمير الأوليمب فقط لأنّ (أنيباث) و(جروفر) ساعداني. |