Bir anne olarak ben onun bu şartlarda yetişmemesini tercih ederim. | Open Subtitles | انا افضل الا تنمو طفلتى تحت هذه الظروف وهذا حقى كأم |
Ama yaslı bir anne olarak ikna olmadıysan sana destek olabilirler. | Open Subtitles | لكن إن لم تكوني مقنعة كأم حزينة ما كانوا سيصدقون ذلك |
Ama ben onların oynamalarını istiyorum; bir anne olarak onların gerçek Dünyada'ki oyunları oynamalarını istiyorum. | TED | لكني اريدهم ان يلعبوا ; كأم اريدهم ان يلعبوا مثل اللعب في العالم الحقيقي |
Eşim bir anne olarak onları hayatının en değerli anları olarak görüyor. | TED | زوجتي تعدها من بين أثمن اللحظات لديها كأم. |
Bir anne olarak bu üreme sezonundaki yükümlülüklerini yerine getirdi. | Open Subtitles | بالنسبة لموسم التناسل هذا انتهت واجباتها كوالدة |
Onlu yaşlarda bir anne olarak, kocasının isimini taşıyacak onun soyundan çocuklar yetiştirdiği için iyi bir eş olduğunu kanıtlamış. | TED | كأم في سن المراهقة، أثبتت أنها زوجة ناجحة من خلال إنجاب أطفال وأحفاد لزوجها، الذين سيحملون اسمه في المستقبل. |
Onun, ailesinin geçimini sağladığı bahanesiyle ücretimi artırmayı reddettiklerinde yalnız bir anne olarak ben de ailemin geçimini sağlıyordum. | TED | وعندما رُفض طلب علاوتي، بحجة أن زميلي الذكر كان لديه عائلة لكي ينفق عليها، وأنا مثله كأم عزباء. |
Benim bir anne olarak onlara gösteremeyeceğim yerleri göreceklerdi. | Open Subtitles | سيشاهدون كل شئ أنا كأم لن أتيح لهم رؤيته سيستطيعون الإنفاق على دراستهم |
Bir anne olarak fikrim, gerçek dünyada nasıl görev üstleneceğini öğrenmesinin önemli olması. | Open Subtitles | كأم, انه من المهم ان يتعلم كيف يتعامل مع العالم الحقيقي |
Konsey üyeleri, karşınızda sadece Kraliçe'niz olarak durmuyorum; ayrıca bir anne olarak duruyorum. | Open Subtitles | المستشارين. أقِف أمامك ليس فقط كملكتكم. أتيكم كأم |
Bilirsin, ben-- anne olarak size yeterince iyi olmadığınızı hissettirecek bir şey yaptım mı? | Open Subtitles | ..أنت تعلم، هل أنا هل قمت بشيء كأم ..ليجعلك تشعر |
Ama bir anne olarak daima doğru şeyleri yeterince yapıp yapmadığınıza dair şüpheniz olur. | Open Subtitles | ولكني كأم لدي الكثير من الشك فى انك لا تقوم بالشيئ الكافى او بالطريقه الصحيحه |
O çocuk için planlarım var, bir hayalperest olarak değil, bir anne olarak. | Open Subtitles | لقد خططت لهذا الصبي,ليس كحالمه.. لكن كأم |
Beni arayacaksın. Ya bir anne olarak bana saygı gösterirsin, ya da gidersin. | Open Subtitles | يجب عليكِ أن تحترميني كأم أو غادري المنزل |
Sarah, bir anne olarak eminim beni anlarsın, | Open Subtitles | كأم أظن بأنك تتفهمين بأنه أحيانا تشتاقين لأبنائك بشدة |
Ben sadece onunla... konuşursunuz diye düşündüm, ...bir anne olarak. | Open Subtitles | كنت أتسائل إن كان بإمكانك الحديث معه كأم أخرى |
Ama anne olarak sorumluluklarından fazlasını yerine getiriyor. | Open Subtitles | ،ولكن ما هو أكثر من هذا هو أنها تقوم بكل مسؤولياتها كأم |
Seni bir anne olarak izlemek benim de çocuk sahibi olmayı istememin ilk nedeniydi. | Open Subtitles | مشاهدتك كأم كان هو السبب لإرادتي بولادة طفل في المقام الأول. |
Öyleyse pozisyonumu bir anne olarak kullanayım ben? | Open Subtitles | مـاذا عن استخدام وظيفتـي كوالدة إذن ؟ |
Bir terapist ve anne olarak, kişisel ve profesyonel görüşüm. | Open Subtitles | هذا رأيي الشخصي والمهني كطبيبة معالجة وكأم |
Bir anne olarak şu anda neler hissettiğimi anlayabileceğinize eminim. | Open Subtitles | كأمّ... أنا واثقة أنكِ تعرفين كيف أشعر الآن |
Kadınları sadece anne olarak görebilirim. | Open Subtitles | اعتقادي عن المراة كان فقط انهم امهات اطفالنا |
Bir anne olarak belki de bu, umurumda değildir. | Open Subtitles | بصفتي أم, فربما لا يهمني أن أطُرد |