ويكيبيديا

    "annem bana" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أخبرتني أمي
        
    • لي أمي
        
    • أمي أخبرتني
        
    • علمتني أمي
        
    • لي والدتي
        
    • أخبرتني والدتي
        
    • أمي جعلتني
        
    • أمي قالت لي
        
    • أمي لي
        
    • امي اخبرتني
        
    • تخبرنى أمى
        
    • امي أخبرتني
        
    • أمي علمتني
        
    • أمي علي
        
    • أعطتني أمي
        
    Annem bana onun öz babam olmadığını adamın biri olduğunu söylemişti. Open Subtitles أخبرتني أمي حينها أنه لم يكن أبي الحقيقي، كان مجرد رجل.
    Annem bana uzun zaman önce söylemişti Çok değerli şeylerimi kaybettim,biliyorum. Onlar geri gelmeyecek Nereye gittiler? TED أخبرتني أمي منذ أمد بعيد فقدت أشياء عزيزة عليّ، أعلم لن ترجع يومًا أين ذهبت؟
    Ben çocukken Annem bana çok güzel bir kazak dikmişti. TED عندما كنت طفلا حاكت لي أمي هذه السترة الرائعة.
    Biliyorum. Annem, bana hamile kaldığı için senin her şeyi bıraktığını söyledi. Open Subtitles لا بأس أمي أخبرتني انك تخليت عن كل شئ لأنها حملت بي
    Annem bana dikiş dikmeyi öğretti ve arka verandada oturup kurdelelerden küçük saç bantları yapardım ve her birine adlarını ve fiyatlarını yazardım. TED علمتني أمي كيفية الخياطة، وعلى شرفتي الخلفية، أجلس وأصنع عصابات صغيرة من الشرائط، و أكتب الأسماء والأسعار لكل صنف.
    Çok iyi olduğumu söyledi ve Annem bana bunu aldı. Open Subtitles لقد قال أنني أبلي حسنًا، لذا اشترت لي والدتي هذا.
    Bu süre içerisinde Annem bana onun henüz baba olmaya hazir olmadigini söyledi. Open Subtitles في ذلك الوقت، أخبرتني والدتي أنه ليس مستعداً ليكون أباً بعد
    Annem bana er veya geç yapabileceğimi söylemişti ama hâlâ yapabilmiş değilim. Open Subtitles أبدا ولا مرة واحدة أخبرتني أمي أنني يجب أن أفعلها ولكنني لم أستطيع بعد
    Kendini öldürmeden bir hafta önce Annem bana, doğduğum günden beri benden haberin olduğunu söyledi. Open Subtitles قبل أسبوع قتلت نفسها أخبرتني أمي بأنك تعرف عن وجودي من أول يوم ولدت فيه
    Annem bana babamın düşmanlarının ebediyen düşmanım olmasını söylemişti. Open Subtitles أخبرتني أمي بأعداء أبي اصبحوا للأبد أعداء لي
    Westboro'dan ayrılışımdan birkaç hafta önce, Annem bana bir şey söyledi; ailemle kalabilmemin bir yolu olmasını çaresizce umut ederken... TED قالت لي أمي شيئاً قبل أسابيع من مغادرتي لويستبرو، حين كنت آمل بشكل يائس أن تكون هناك طريقة ما كي أظلّ مع عائلتي.
    Bak! Bütün bu harika şeyleri Annem bana getirmiş. Open Subtitles تعال لترى كل هذه الأشياء الرائعة التي أحضرتها لي أمي
    Bak Annem bana ne yaptı. Open Subtitles ـ انظري الى ما قدمت لي أمي ـ واو أنه جميل
    Annem bana hep rasgele bir terörist saldırısında öldüğünü söylerdi. Open Subtitles أمي أخبرتني دائما إنهُ قُتل في إحدى الهجمات الإرهابية العشوائية
    Annem bana durumunun kötüleştiğini, kanserin kan dolaşımına karıştığını söyledi. Open Subtitles أمي أخبرتني بأن حالتك تسوء, أن السرطان تغلغل إلى دورة الدم.
    Annem bana bir hanımın önünde şapkamı çıkartıp sigaramı söndürmeyi öğretti. Open Subtitles لقد علمتني أمي أن أخلع قبعتي و أطفئ سيجاري في حضرة النساء
    Geçen sene, Annem bana kurşun geçirmez yelek aldı. Open Subtitles بالعام الماضي , أحضرت لي والدتي سترة واقية
    Annem bana aşkın evlilikle hiçbir alakası olmadığını söylemişti. Open Subtitles أخبرتني والدتي أن ليس للحب علاقة بالزواج
    Annem bana, hemen bir sonraki gün beyzbolu bıraktırdı. Open Subtitles أمي جعلتني اترك البيسبول في اليوم التالي
    Annem bana lisedeyken İspanyolca dersi almamı söylemişti, çünkü bunu ilerde kullanabilirdim. Open Subtitles أمي قالت لي تعلم اللغة الأسبانية في الثانوية لأني سأستعملها في الشارع
    Annem bana bırakmıştı. Ağabeyim sanattan anlamaz. Open Subtitles لقد تركتها أمي لي, فأخي لا يتذوق الفن
    Ama seni kim durdurdu Pearl? Hey. Annem bana bir kaza eseri olduğumu söyledi. Open Subtitles ولكن ايضا من جعلك هكذا؟ امي اخبرتني اني كنت حادثه
    Annem bana ailesinden hiç bahsetmedi. Open Subtitles لم تخبرنى أمى عن والديها ابدا
    Annem bana, Dell'in annesi Rootie teyzenin, Dell'in iç çamaşırında hamam böcekleri bulduğunu anlatmıştı. Open Subtitles امي أخبرتني ان العمة روتي والدة ديل وجدت صراصير في لباس ديل الداخلي
    Annem bana kaşlarımı almayı ve memelerimi birbirine bantlamayı öğretti. Open Subtitles أمي علمتني ان انتف حواجبي وان ارفع صدري بشريط اللاصق
    Yemeğe geç kalacağım ve Annem bana bağıracak. Open Subtitles إذا تأخرت على العشاء، ستصرخ أمي علي
    Sizi bilmem ama ne zaman Annem bana yemek verse bir şekilde sevdiklerim ve sevmediklerimi birbirinden ayırırdım. TED لا أعرف عنكم، لكن عندما أعطتني أمي الطعام كنت دائماً أميز الطعام الذي لا أحب من الطعام الذي أحب.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد