Merak etme Apu. Bir gün gerçekten seveceğin biriyle tanışacaksın. | Open Subtitles | لا تقلق يا (آبو)، يوماً ما ستقابل امرأة ما وتحبها |
Apu piyangoyu vuruyor. Benimse bu işe yaramaz tekli doğumlarım var. | Open Subtitles | (آبو) حالفه الحظ وأنا عالق مع هؤلاء الأبناء الفرديين عديمي الفائدة |
Apu, bana yüz tane piyango bileti ver, çünkü Bay X iş başında. | Open Subtitles | أعطني مائة بطاقة يانصيب يا (آبو) لأن (مستر إكس) يشعر أن الحظ يحالفه |
Nelson, Jimbo, Principal Skinner, Sideshow Bob, Apu. | Open Subtitles | نيلسون , چيمبو , المدير سكينر سايدشو بوب و أبو |
Bayım Apurva Kumar adında bir çocuk var mı, Listenizde Apu Kumar adında bir çocuk var mı? | Open Subtitles | مستر هناك طفل يدعى أبورفا كومار، أبو كومار على قائمتك؟ |
Hayır. Simpsons'tan Apu da var. | Open Subtitles | رقم وهناك أيضا البرلماني العربي من عائلة سمبسون . |
Bunu iyice düşünmeliyim. Hâlâ Apu'ya karşı bir şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | يجب أن اعيد التفكير بهذا، لازلت أملك مشاعراً نحو (ابو) |
Apu, tüm internette saf Sungazer sesi olan tek adam sensin. | Open Subtitles | آبو)، أنت الرجل الوحيد على الأنترنت الذي يملك صوت "سانغيزر" عذب |
Apu ghatta aldığı zamandan beri istiyor. | Open Subtitles | "آبو) كان يطلب "كاتشيري) منذ أن أكلها في "القهات" منذ عدة أيام |
The Pandeys, Ramlila gösterisine gittiler. Apu'yu da götürmeyecek misin? | Open Subtitles | آل باندي ذهبوا لشعائر الراميلا أيمكنك أخذ (آبو) معك؟ |
Yapılacak işler var. Apu'nun yatağını yapmam lazım. | Open Subtitles | لدي عمل يجب إنجازه (عليَ إعداد فراش (آبو |
Apu, yarın benimle gel. Bir rahip olarak neler yapman gerektiğini öğrenebilirsin. | Open Subtitles | آبو) تعال معي غداً) ستتعلم ما عليك فعله كـكاهن |
Sevgili Apu, neden düzenli olarak yazmıyorsun? | Open Subtitles | (عزيزي (آبو لماذا لم تعد ترسل لي بإنتظام؟ |
Apu bir daha asla dönmeyebilir, fakat başka hiçkimse Apu'sunu kaybetmesin. | Open Subtitles | أبو قد لا يعود، ولكن بعد ذلك، لا أحد قد تضيع أبو بهم مرة أخرى. |
Neyse, Apu'yu beslemek için dönmeliyim. | Open Subtitles | على أي حال يجب أن أعود لأطعم أبو |
Neyse, Apu'yu beslemek için dönmeliyim. | Open Subtitles | على أي حال يجب أن أعود لأطعم أبو |
Ne zaman Springfield'a gelsek Apu'nun bahçesinde vakit geçirmeye geliyoruz. | Open Subtitles | فإننا نحب التجول في ظلال حديقة أبو |
Bu son loto kuponunu ben alıyorum, Apu. | Open Subtitles | سآخذ ورقة اليانصيب الأخيرة يا أبو |
Apu... | Open Subtitles | البرلماني العربي .. |
Apu.. | Open Subtitles | البرلماني العربي .. |
Apu! | Open Subtitles | البرلماني العربي! |
Günaydın, Apu. Hatununla aran limoni mi hâlâ? | Open Subtitles | صباح الخير يا (ابو) هل تزال المشكلة مستمرة ؟ |
-Elbette öyleydin, Apu. | Open Subtitles | - بالتأكيد كنت ياأبو |
Chris Bollyn, Arizona, Phoenix'teki, bir 757 tipi Apu üreticisi olan Honeywell firması ile bağlantı kurdu. | Open Subtitles | أتصل كريس بولين بشركة هونى ويل فى فونيكس منتج وحدة القوى الاحتياطية فى الـ 757 |