Arkadaşlarım size haber verebilmek için telefonu olan bir komşu arıyorlar. | Open Subtitles | أصدقائي بالخارج يبحثون عن أي شخص حتى يمكننا أن نتصل بك |
Aslında bir vurup kaçma olayı. Gümüş rengi bir SUV arıyorlar. - Evet. | Open Subtitles | نعم ، كانت في الحقيقة حادث اصدام وهرب إنهم يبحثون عن شاحنة فضية |
Kromozom düzensizlikleri arıyorlar. Gerçek babam hapiste, bu nedenle sana sormaya karar verdim. | Open Subtitles | انهم يبحثون عن شذوذ بالكروموسومات ، أبي بالسجن ، لذا ارتأيتُ أن أسئلك |
Evet? Bir dakika. Teğmen, sizi arıyorlar. | Open Subtitles | وأيضاَ التصميم والشعار سهل البحث لحظة واحدة مكالمة لك ملازم |
Balıklarını yakaladıklarında, en yüksek fiyatı verecek müşteriyi bulmak için sahildeki pazarlamacıları arıyorlar. | TED | عندما يصطادون السمك هم يتصلون بكل الأسواق على امتداد الشاطىء ليستفسروا أين يمكنهم الحصول على أفضل الأسعار لمحصولهم. |
Tabii, benim çayırlarımda dolanan insanlar oluyor dalları kırıyor, ağaçları kesiyor hazinemi arıyorlar. | Open Subtitles | وبالطبع هناك اناس يأتون الى منطقتي يحطمون الغابة يقطعون الاشجار يبحثون عن كنزي |
Bence bu işin Decepticonlar'la ilgisi yok, Ay'da bir şey arıyorlar. | Open Subtitles | لا أظن لهذا علاقه بالديسيبتكونز إنهم يبحثون عن شئ على القمر |
Kötü bir ruh arıyorlar ve bunun sende olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | إنهم يبحثون عن روحٍ ظلامية وأنا أعلم بأنكِ لستِ كذلك |
- Kapıyı tutamıyorlar, çünkü hareket eden uzayda sabit bir nokta arıyorlar. | Open Subtitles | لا يمكنهم إبقاء الباب لأنهم يبحثون عن نقطة ثابتة في فضاء متحرك |
Ve, bir çok şeyin yanısıra, karanlık madde arıyorlar. | TED | ومن بين أمور أخرى، يبحثون عن المادة المظلمة. |
Çoğunuzun bildiği gibi şehirlerden her gün daha azıyla daha fazla şey yapmaları isteniyor ve köklü sorunlar için her zaman inovatif çözümler arıyorlar. | TED | كما يعرف معظمكم، يطلب من المدن كل يوم بذل المزيد من الجهد بموارد أقل، وهم يبحثون دائمًا عن حلول مبتكرة لمشاكل متجذرة. |
Altı yıldır arıyorlar onu ama yakalayamıyorlar. | Open Subtitles | ست سنوات يبحثون عنه ولم يقبضوا عليه حتى الآن |
İki adım öteye bile gidemezsin. Her yerde seni arıyorlar. | Open Subtitles | لا يمكنك الخروج فى وضح النهار , انهم يبحثون عنك فى كل مكان |
Don Gomez Serrano'nun tüm adamları silahlı olarak kasabada birini arıyorlar. | Open Subtitles | في كل مكان بالمدينة مسلحين يبحثون عن شخص ما |
Bay Fisher, Osborne'un evinden arıyorlar. | Open Subtitles | سيد فيشر، مكالمة من منزل السيد أوزبورن لك. |
Sürekli arıyorlar. Harika bir şey. | Open Subtitles | الناس يتصلون طوال اليوم، هذا رائع يا عزيزي |
Piknik için havai fişeğimiz olmalı! Bekle biraz, diğer hattan arıyorlar. | Open Subtitles | نحتاج إلى المفرقعات لنزهتنا انتظر، لديّ اتصال آخر |
Şu varlıklara bakın, etrafta yüzüp yiyecek ve üreyecek yer arıyorlar. | TED | انظروا إلى هذه الكائنات، إنها تسبح، إنها تبحث عن مكان لتتغذى وتتكاثر. |
Air Force One'dan arıyorlar. Başkan yardımcısıyla konuşmak istiyorlar. | Open Subtitles | إتصال من طائرة الرئيس يطلبون التحدث مع نائبة الرئيس |
Çoğunluğu Amerika ve Avrupa'da eğitim almış olan devrim muhafızları tarafından kontrol altında tutuluyor hepsi de Amerikalıları arıyorlar. | Open Subtitles | أنشأ بواسطة الحرس الثوري معظمهم مُدرّبون في أمريكا و أوروبا وكلهم يفتشون عن الأمريكيين |
İkisi de saatleri arıyorlar fakat farklı taraflar için çalışıyorlar. | Open Subtitles | ان الاثنان يبحثان عن الساعات لكنهم يعملون لصالح جهتين مختلفتين |
İşte bu sebeple, bu ailenin yaptığı gibi dağa çıkıp bir çözüm arıyorlar. | Open Subtitles | عليهم الصعود إلى الأعلى للبحث عنه وذلك ما تقوم به هذه العائلة |
Bazıları tüm yaşamları boyunca bunu arıyorlar. | Open Subtitles | هناك من يسعون وراء ذلك طيلة حياتهم ولا يحققونه |
Benim ölçülerimde başını bir arabanın kaportasına çarpmış birini arıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يبحثون عن شخص بحجمي ضرب وجهها في غطاء محرك السيارة إذا ماكنوا ضليعين بما يفعلونه |
- Onun gözlüklerini arıyorlar... ben de bu mercekle uyup uymadığına bakacağım. | Open Subtitles | فرانسوا يبحث عن عدساته الإحتياطي سارى إذا تطابقت المواصفات |
Yıllardır yaptıkları gibi takım olarak çalışarak boğazda yayılıp av arıyorlar. | Open Subtitles | يعملون كفريق ،كما فعلوا لعقود ينتشرون عبر المضيق بحثاً عن طريدتهم |
Biliyor musunuz birçok insan aile sayabilecekleri kişileri çok uzaklarda arıyorlar. | Open Subtitles | كما تعرفين , البعض منا يجب أن يبحثوا جيداً لعثور على الأشخاص الذين نسميهم العائلة |
Diğerleri gizemli aracımızı arıyorlar. | Open Subtitles | إذن يقوم الفتيان بالبحث عن سيّارتنا الغامضة. |