| Onun çalışan bir arabası var, ...ve eğer farketmediysen, burada mahsur kaldık. | Open Subtitles | لديه سيارة تعمل، وفي حال لم تكن قد لاحظت، نحن عالقون هنا. |
| BZ'in arabası var, her yerde olabilir. | Open Subtitles | ب ز لديه سيارة, من الممكن أن يكون في أي مكان |
| Dışarıda bir polis arabası var. İçindekilerin suratı gözüküyor mu? | Open Subtitles | هناك سيارة شرطة بالخارج أترين وجه الرجل الذى بدخلها ؟ |
| Bu şey teleport olabiliyor ama bir işi ve arabası var. | Open Subtitles | إذاً هذ الشيء يتنقل عن بعد، لكنه يملك سيارة و وظيفة. |
| Barbie'nin de müthiş bir arabası var, 8 yaşında çocuklar araba sürüyor mu? Eğlenceli oyuncaklar işte. | Open Subtitles | باربي لديها سيارة الاحلام ،لكنك لاترى اطفال في سن الثامنة يقودون السيارات ،انها للتسلية |
| Dışarıda bir polis arabası var. | Open Subtitles | والآن في الخارج توجد سيارة شرطة سوف تلتقط حقيبتك |
| Kimyasallarla arası iyi, arabası var. | Open Subtitles | انه جيد مع المواد الكيميائية, يمتلك سيارة |
| Yani, güzel arabası var fakat bende olan şey onda yok. | Open Subtitles | أعني, إنه لديه سيارة رائعة لكنه ليس لديه شيء ضدّي |
| Muhtemelen kurbanları kaçırıp buraya getirdiği bir arabası var. | Open Subtitles | على الاغلب لديه سيارة لينقلهم من مواقع الاختطاف لهنا |
| Wo Fat çoktan gitmiştir. Artı, artık arabası var. | Open Subtitles | وو فات لن يجلس فى الجوار اضافة الى ذلك انه لديه سيارة |
| Jojo'nun ne evi ne de arabası var değil mi? | Open Subtitles | جوجو " ليس لديه سيارة ولا منزل صحيح ؟ " |
| Odasına kayıtlı Crown Vic marka arabası var. | Open Subtitles | لديه سيارة "كراون فيكتوريا" مُسجلة إلى الغرفة. |
| Sadece bu minibüs var. Kuzenim Flaco yakınlarda yaşıyor. arabası var, ödünç alabilirsin. | Open Subtitles | قريبي يقطن بالجوار, لديه سيارة يمكنك إستعارتها ماركتها "شيفي" |
| Köşede polis arabası var. Direk oraya git, Mary'de orada. Fırla. | Open Subtitles | هناك سيارة شرطة بالزاوية و "ماري" هناك أيضا توجه لها مباشرة |
| Götür onu buradan. Arka sokakta polis arabası var. - Bu taraftan. | Open Subtitles | أخرجه من هنا هناك سيارة شرطة بالزقاق الخلفي |
| Bir tane yerel polis arabası var. Şimdi devriyede. | Open Subtitles | هناك سيارة شرطة محلية واحدة تتجول الآن |
| Ve aptalca görünse de, gazetelerde tarif edildiği gibi siyah bir arabası var. | Open Subtitles | قد يبدو هذا سخيفا، لكنه يملك سيارة سوداء مثل الموصوفة في الصحف |
| Kimin akıllı arabası var? | Open Subtitles | هل هناك أحد هنا يملك سيارة إلكترونية؟ |
| arabası var mı ona da bak. | Open Subtitles | و انظر إن كان يملك سيارة |
| arabası var ama silecekleri çalınır diye korkuyor. | Open Subtitles | لديها سيارة وخائفة على مساحة الزجاجة الأمامية ان تسرق |
| Neden evimizin önünde polis arabası var? | Open Subtitles | لماذا توجد سيارة شرطة في ممرّنا؟ |
| - Görevdeyim. Bu adamın arabası var mı? | Open Subtitles | ــ أنا فى مهمة هذا الرجل يمتلك سيارة ؟ |
| Dışarıda bir el arabası var. Onu getirebilir misin lütfen? | Open Subtitles | هناك عربة يد هناك هل تجلبها لنا ، رجاءاً ؟ |
| Jane'nin evinin önünde işaretsiz bir polis arabası var. | Open Subtitles | هنالك سيارة شرطة غير معلّمة (أما منزل (جين. |
| Araba kullanmıyorum ama karımın bir arabası var. | Open Subtitles | -أنا لم أتعلم القيادة لكن زوجتي تملك سيارة. |