Kendi kızını ararken bana da birtane... bulabilirsin diye umuyordum. | Open Subtitles | كنت آمل بينما تبحث عن فتاتك, ربما تجدي لي واحدة. |
Evinde lityum ararken su örneği alın ve boruları kontrol edin. | Open Subtitles | و أنت تبحث عن الليثيوم خذ عينة مياه و تفحص المواسير |
Zaten babanı ararken tanıdıklarım sayesinde polis kayıtlarını yeterince didik didik ettim. | Open Subtitles | لقد استخدمت علاقاتي كثيراً في قسم الشرطة من أجل البحث عن أبيك |
Yani bir karınca besin bulmaya çıktığında, sıcak güneş altında tohum ararken kaybettiği suyu havaya verir. | TED | حيث أن النمل الخارج للبحث عن الطعام يبحث عن البذور تحت الشمس الحارقة، وبالتالي يتبخر منه الماء في الهواء. |
Yani, yaşanılabilir dünyalar ararken yıldızlarının arasında yaşanılabilir bölgeler olan gezegenleri aramak istiyoruz. | TED | لذا عند البحث عن عوالم صالحة للحياة، علينا بالتأكيد أن نبحث عن الكواكب الموجودة ضمن النطاق الصالح للحياة حول نجمها. |
Öğrenciler sağlıkla ilgili bir soruna çözüm ararken toplumla içiçe olmaya teşvik edildi. | TED | يُشجّع الطلاب على الانخراط في المجتمعات عندما يبحثون عن حلول للمشاكل المتعلّقة بالصحّة. |
Ve bu yürüyüşümüzün bir örneğidir... ...manzara Kenya da fosil ararken. | TED | وهذا مثال عما يمكن فعله ونحن نسير عبر المناظر الطبيعية في شمال كينيا، بحثاً عن البقايا المتحجرة. |
Sen iş ararken ben bu yuvayı 2 yıl birlikte tuttum. | Open Subtitles | حافظت على هذه العائله مترابطه لسنتين بينما كنت تبحث عن عمل |
Fakat o, senin David ile yaptığın şeyle ilgili gerçeği ararken öldü. | Open Subtitles | ولكنه مات لأنها كانت تبحث عن الحقيقه حول ما قمتِ بفعله لديفيد |
Melodik ilham ararken, şafak ve alacakaranlığın kuşlara ait orkestrasından öteye gitmeyin ya da empatik dilin doğal kıvrımından. | TED | عندما تبحث عن إلهام لحني، لا تنظر إلى أبعد من أوركسترا الطيور عند الفجر والغسق أو إلى الإيقاع الطبيعي للغة الرائعة. |
Birini ararken.. Neye benzediğini bilmek durumundasın. Onları kapılara vurarak ya da dandik kabadayılar tarafından soyularak bulamazsın. | Open Subtitles | عندما تبحث عن شخص ما ولا تجده لاتكسر الابواب براسك ابحث عنه عند السفاحين |
Peki ya senin anneni ararken aldığın riskler ne olacak? | Open Subtitles | وماذا عن المجازفات التى واجهتها في سبيل البحث عن والدتك؟ |
İş ararken bu kadar tez canlı olmak hepimizin sakınması gereken bir tehlike. | Open Subtitles | أصبح صدرنا أكثر ضيقاً بشأن البحث عن الوظائف أنه لخطر كبير , علينا جميعاً توخى الحذر لنتجنبه |
Chester Copperpot, yerel efsaneyi ararken kayboldu. | Open Subtitles | تشيستر كوبربوت, فقد بينما كان يبحث عن أسطورة محلية |
Covington ve Ryack'i ararken Pathet Lao askerleri tarafından vurulmuş. | Open Subtitles | لقد أصيبت طائرته وهو يبحث عن كوفنغتن ورياك |
Bir eroinmanı ararken baskın yapıyorduk, salak bize ateş açtı. Bir polis onu omuzundan vurdu. | Open Subtitles | ولقد إقتحمنا المنزل نبحث عن تاجر المخدرات فقام الوغد بإطلاق النار علينا |
Bir eroinmanı ararken baskın yapıyorduk, salak bize ateş açtı. | Open Subtitles | ولقد إقتحمنا المنزل نبحث عن تاجر المخدرات فقام الوغد بإطلاق النار علينا |
Ve bu, insanlar toplum ararken dünya çapında daha yaygın bir şekilde takip ediliyor. | TED | ويتم اتباع هذه الطريقة بطريقة واسعة حول العالم لأن الأفراد يبحثون عن التواصل. |
Zeki varlıklar ararken bu gezegene geldik ama hata etmişiz. | Open Subtitles | أجل! حضرنا إلى هذا الكوكب بحثاً عن كائنات ذكية لقدارتكبناغلطة! |
Oralarda da, daire ararken karşılaştığım reddedilmenin aynısını yaşadım. | TED | و تلقيت ذات الرفض هناك الذي تلقيته عندما كنت ابحث عن شقق. |
Siz yiyecek bir şeyler ararken ben ve birkaç adam burada kalıp sandalı korusak nasıl olur? | Open Subtitles | لماذا لا تذهبون أنتم بحثا عن المؤن. . . |
Herkes seni ararken memleketine gitmen zekice mi? | Open Subtitles | هل هي فكرة حسنة أن تعودي لمسقط رأسكِ بينما يبحث الجميع عنكِ ؟ |
Kilisede seni ararken, etrafı biraz karıştırayım dedim. | Open Subtitles | عندما كنتُ أبجث عنك في الدير قررت أن أقوم بتفتيش المكان |
Birçok cephede savaşıyoruz... kısırlığa bir çözüm ararken... melezleri ve insan ırkının... sonunu getirmeye çalışan bir teröristi durdurmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | نقاتل على جبهات عدة باحثين عن دواء للعقم بينما نتسابق لردع نشاط المهجّنة ومسلح شرس يستغلها للقضاء على العرق البشري |
Ben de onu ararken neredeyse tifodan ölüyordum. | Open Subtitles | وأنا كدتُ أموت بالتيفوس وأنا أبحث عنها بنفسى |
Ben burada bir suikastçi ararken sen milletle mi yazışıyorsun? | Open Subtitles | أتقوم بالدردشة على النت، بينما أبحث عن القاتل المأجور هنا؟ |
Onu dışarda oğlunu ararken buldum. | Open Subtitles | وَجدتُه تَجَوُّل حول بَحْث عن جاكسن. |
Sabah uyandığımızda bir çocuk katilini ararken... iki tane domuzcuk bulduk. | Open Subtitles | إستيقظت هذا الصباح باحثاً عن بعض السجائر الملفوفة مع جماعتي وجدوا شخصان قذران بالفعل |