Parlamakla yanmak arasında dağlar kadar fark vardır. | Open Subtitles | هناك فرق كبيرة بين التَوَهُّج و الأحتراق. |
Teori ve pratik arasında dağlar kadar fark var. | Open Subtitles | هناك فجوة كبيرة بين النظرية والتطبيق |
Bununla Andy'ye Haley'nin ona âşık olduğunu ve evlilik teklifine engel olmak için sahile koştuğunu söylemek arasında dağlar kadar fark var. | Open Subtitles | هذا بعدي كل البعد عن اخبار اندي ان هايلي واقعه في حبه وذهبت الى الشاطئ لتوقف تقدمه لحبيبته |
FBI'ın standart akıllı telefonlarını ele geçirmek için kullandığım Android güvenlik açıklarıyla arasında dağlar kadar fark var. | Open Subtitles | بعيدة كل البعد عن ثغرة الأندرويد التي أستخدمها لإختراق هاتف مكتب التحقيق الفيدرالي |
Dünyayı değiştirmek için bilgisayarla pakette barbekü sosu arasında dağlar kadar fark var. | Open Subtitles | هناك فرق شاسع بين كمبيوتر يغير العالم وصلصة باربيكيو في كيس |
Özgürlükle ahlaksızlık arasında dağlar kadar fark vardır. | Open Subtitles | هناك فارق شاسع بين الحرية والفجور |