| Sen arayınca ümitlenmiştim. | Open Subtitles | كانت لديَّ آمال كبيرة من بعد مكالمتك |
| Bu sabah sen arayınca kapattım. | Open Subtitles | وعندما اتصلت هذا الصباح أغلقت الخط |
| Bayan Fletcher sürekli arayınca paniğe kapıldım. | Open Subtitles | وعندما اتصلت السيدة (فليتشر) ذعرت. |
| Gel dedim, gelmedi. Sanırım arayınca da rahatsız oldu. | Open Subtitles | هو لم يجيبني , يبدو انه كان بالخارج عندما اتصلت به |
| Şey sen beni arayınca emlaktan falan bahsedeceğini sanmıştım. | Open Subtitles | لأنك عندما اتصلت بي لم أكن اعلم إذا كنت تريد التحدث بشأن العقار أم لا |
| Bayan Carter, siz beni arayınca bir taksiden daha fazlasına ihtiyacınız olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | آنسة (كارتر). عندما اتصلت بي اعتقدت أن ذلك بسبب حاجتك لأكثر من سيارة أجرة |
| arayınca Katie'ye bir şey oldu sandım. | Open Subtitles | عندما اتصلت ظننت ان شيئاً ما حصل لـ(كايتي) |
| Bu sabah karım orayı arayınca Nicky'nin orada olmadığını öğrendik. | Open Subtitles | لذا, عندما اتصلت زوجتى هذا الصباح اكتشفت ان (نيكى) لم تكن هناك اصلاً |