Ben bu işi arka planda dosyalarımla uğraşırken yapmayı tercih ediyorum. | Open Subtitles | أَحْبُّ العبها وهي في الخلفية بينما أاصحح الورق إكس إكس إكس |
Burada arka planda gördüğümüz şey laboratuvarlarımızda çalıştırdığımız dünya çapında virüs bulaşmalarını takip eden sistemlerin bir örneği. | TED | ما لدينا هنا في الخلفية مثال للانظمة التي نشغلها في مختبراتنا حيث نتعقب اصابات الفيروسات عالميا |
Hastane koğuşundaki patırtı, dram ve ölümler arka planda kaybolurken bizim dünyamızdaki her şey yavaş ve hassas hale geldi. | TED | كل شيء في عالمنا أصبح بطيئا وحانيا حين كانت تتلاشى الجلبة، والحزن والموت في جناح المستشفى في الخلفية. |
Bağlantısıyla yaptığı konuşmada JT ve Tess arka plânda kilise çanı duymuşlar. | Open Subtitles | بشأن الاتصال مع المعالج لقد سمع(جي تي) و(تيس) أجراس كنيسة بخلفية الصوت |
Hayır, arka plânda. | Open Subtitles | لا، بخلفية الصوت |
Hiç kendi fotoğrafınıza bakıp.... arka planda bir yabancıyı gördüğünüz olur mu? | Open Subtitles | هل سبق لك ان شاهدت صورة لك ورأيت غريب في خلفية الصورة ؟ |
arka planda annemin "sesini aç" diye bağırışını duyabilirsiniz. | Open Subtitles | تستطيع ان تسمع صوت امي في الخلفيه تصرخ .. ارفعوا الصوت |
Andrew, arka planda göl de çıksın ama. | Open Subtitles | (آندرو)، احرص أن تظهر البحيرة في الخلفيّة. |
Ve tabii ki Netflix ve Amazon'da öneriler hazırlanırken arka planda YZ çalışıyor. | TED | وبالطبع يوجد في نيتفلكس وأمازون، حيث يعمل في الخلفية لتقديم الاقتراحات لك. |
arka planda çalışan bir yapay zeka programı, kullanıcıların ne demek istediğini anlamaya çalışır. | TED | برنامج الذكاء الإصطناعي يعمل في الخلفية ثم يحاول معرفة ما يحاول المستخدم قوله. |
Teknolojiyi yüzünüzün üzerinde istemezsiniz. arka planda olup orada sizi geliştirmesini istersiniz. | TED | أنت لا تريد تكنولوجيا في وجهك، أنت تريدها في الخلفية، لتعزيز مهاراتك في الخلفية. |
arka planda bir şeyler gelişiyordu. New York'ta bir atelyeye gidecektim. | TED | شئ يجري في الخلفية. توجهت إلى نيويورك إلى استوديو. |
arka planda palmiyelerin olduğu güneyde bir yerlere. | Open Subtitles | ودائما أشجار النخيل في الخلفية في مكان ما في الجنوب |
İnsanların arka planda dağılıp gidişini çok beğeniyorum. | Open Subtitles | تعجبني صورة الأشخاص وهم يذوبون في الخلفية |
Bandonun arka planda çalmaya başladığını duyabilirsiniz Ali ringe doğru yürürken. | Open Subtitles | يمكنك الاستماع إلى الإضراب تصل الفرقة في الخلفية كما نقل علي إلى الحلبة. |
JT ile Tess arka plânda kilise çanları duymuşlar. | Open Subtitles | لقد سمع(جي تي) و(تيس) أجراس بخلفية الاتصال |
Hiç kendi fotoğrafınıza bakıp arka planda bir yabancıyı gördüğünüz olur mu? | Open Subtitles | هل سبق لك ان شاهدت صورة لك ورأيت غريب في خلفية الصورة ؟ |
Sadece arka planda birbirimizi görürsek diye Suratının görüntüsünün bozulmasını istemem. | Open Subtitles | فقط في حالة قبضنا عليك في خلفية التصوير أنا لا أريد تقطيع وجهك |
Yangın söndürücü gibi arka planda kalmama mı? | Open Subtitles | تختفي في الخلفيه مثل طفاية الحريق تلك؟ |
Kalabalığı arka planda tut, Mark. | Open Subtitles | تأكّد من تصوير الحشود في الخلفيّة يا (مارك). |