| Eğer içeri girersen Arkandaki kapının kapanmasına izin verme yoksa içeride kilitli kalırsın. | Open Subtitles | إذا ذهبت لهناك لا تدع الباب يغلق خلفك وإلا سوف تحتجز فى الداخل |
| Arkandaki düğmenin de kapakları açtığını biliyor musun? | Open Subtitles | وهل تعرف بأن هذا الزر الذي خلفك يفتح هذه الأرضية؟ |
| Arkandaki düğmenin de kapakları açtığını biliyor musun? | Open Subtitles | وهل تعرف بأن هذا الزر الذي خلفك يفتح هذه الأرضية؟ |
| Arkandaki balkonda bir kadınla iki erkek oturuyor. | Open Subtitles | هناك سيدة ورجلان يَجْلسُ خلفك على الشرفةِ. |
| Eğer gazoz falan istersen... Arkandaki buzdolabına uzanıver. | Open Subtitles | أسمع,هلترغبينبالصوداأوأيّشيءآخر .. ـ خُذّي من الثلاجة التيّ خلفكِ. |
| Ticaret hünerleri ve hobiler. Arkandaki "Eğitim" bölümüne. | Open Subtitles | المهارات اليدويه و الهوايات فى القسم التعليمى خلفك |
| Arkandaki "Eğitim" bölümüne. Monte Crisco'nun Kontları. | Open Subtitles | المهارات الحرفية و الهوايات تحت المجموعة التعليمية خلفك |
| Aslında kötü hislerim, Arkandaki, elinde büyük bir silahla duran adamla ilgili. | Open Subtitles | شعوري السيء أكثر من الرجل الواقف خلفك مع بندقية كبيرة |
| Senin Arkandaki adama bakıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت احدق في الشاب الذي كان واقفا خلفك |
| -Alıcıya sinyal gönderir. -Tam Arkandaki alıcıya. | Open Subtitles | تستخدم لإرسال إشارة للمُستقبل القابع خلفك الآن |
| Seksi demişken Arkandaki yakışıklı şu anda seni kesiyor. | Open Subtitles | وبالكلام عن الإثارة السّيد هوتي خلفك تماماً يحتال عليك الآن |
| Şu Arkandaki masada oturan yavruyu hatırladın mı? | Open Subtitles | الطاولة التى خلفك هناك هل تعرف تلك العصفورة؟ |
| Arkandaki binanın çatısına bak. | Open Subtitles | انظر إلى الطابق العلوي في البناية التي خلفك |
| Arkandaki spor ceketli adamı gördün mü? | Open Subtitles | هل ترى ذلك الرجل الذي خلفك بالسترة الزرقاء مقابل الجدار ؟ |
| Su içme ihtiyacı hissedersen, Arkandaki borudan içebilirsin. | Open Subtitles | إذا شعرتي بالعطش , فهناك تسرب بالمواسير خلفك. |
| Dikkat et de Arkandaki mermi kovanına basma. | Open Subtitles | واحرَص على عدم الدّوس على أغلفة الرصاص خلفك |
| Kurtulduk zaten. Beni buraya Arkandaki o denizaltı getirmişti. | Open Subtitles | قد تمّ إنقاذنا بالفعل، أحضرتني تلك الغوّاصة التي خلفك إلى هنا |
| Kurtulduk zaten. Beni buraya Arkandaki o denizaltı getirmişti. | Open Subtitles | قد تمّ إنقاذنا بالفعل، أحضرتني تلك الغوّاصة التي خلفك إلى هنا |
| Arkandaki kendi kanının adaletsizliğini görmeyecek kadar kördün. | Open Subtitles | كنتِ عمياء عن الحقيقة بسبب مَن من دمك ويقف خلفكِ |
| Şimdi yolumdan çekilmezsen, yemin ederim ki seni Arkandaki merdivenin basamaklarından iteceğim. | Open Subtitles | والان ان لم تبتعدي عن طريقي أقسم انني سأدفعك حتى تسقطين من الدرج ورائك |
| Bekle Arkandaki genç adam çabucak medikal bir soru soracak. | Open Subtitles | مهلاً، ثمة شاب يقف وراءك ويريد طرح سؤال طبي سريع |