Artık bunun için endişe etmene gerek kalmadı Johann. | Open Subtitles | حسناً، لن يكون ما يدعو للقلق حول ذلك الآن يوهان |
O anki hâline dönmesi için. Ama Artık bunun için hiç umut olmadığını görüyorum. | Open Subtitles | العودة لدولة لكنني أرى لا جدوى من ذلك الآن |
Artık bunun için biraz geç. | Open Subtitles | إنه وقت متأخر قليلاً على ذلك الآن |
Artık bunun bir parçası olmak istemiyorum. | Open Subtitles | أتعلم ماذا؟ لا أريد أن أكون جزءاً من هذا بعد الآن |
Artık bunun için özür dileyemem. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أعتذر عن هذا بعد الآن |
Adamlarımla Artık bunun bir parçası olmayacağız. | Open Subtitles | انا ورجالي لن نشارك في هذا بعد الآن |
Biliyorum ama Artık bunun hakkında konuşabiliyorsun. | Open Subtitles | -نعم، أعلم ذلك، لكنّك تستطيعين التحدّث عن ذلك الآن |
Sanırım Artık bunun için çok geç. | Open Subtitles | يبدو متأخرا قليلا عن ذلك الآن |
Sanırım Artık bunun için çok geç. | Open Subtitles | أعتقد فات الأوان على ذلك الآن |
Bilirsin, Artık bunun farkındayım. | Open Subtitles | تعرفي تعلمت ذلك الآن |
Artık bunun hakkında konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد الحديث عن ذلك الآن |
Ilaria bitti. Onlara güvenmekte hata etmişim. Artık bunun farkındayım. | Open Subtitles | (إلاريا) إنتهت, كنتُ على خطأ حينما وثقتُ بهم أنا أعرف ذلك الآن |
Artık bunun anlamını biliyorum. | Open Subtitles | أعرف ما يعنيه ذلك الآن. |
- Artık bunun için biraz geç. | Open Subtitles | -لقد تأخرت قليلاً عن ذلك الآن |
Artık bunun için çok geç. | Open Subtitles | ! فات أوان ذلك الآن |
Artık bunun bir parçası olamam. | Open Subtitles | لا يمكننى المشاركة فى هذا بعد الآن |