Büyük ihtimalle Henry Ashworth bizim katilimiz... olabilir anlamına geliyor. | Open Subtitles | (هذا يعني أن (هنري أشوورث على الأرجح هو قاتلنا المنشود |
Lee Ashworth üç gün önce ülkeye giriyor ve sen bunu bana şimdi mi söylüyorsun? | Open Subtitles | (لي أشوورث) دخل للبلاد منذث 3 أيام وأنت تخبرني الآن؟ |
Dylan Ashworth'ün, Henry Ashworth'ün... oğlu olduğunun farkındasınız değil mi? | Open Subtitles | (أنتما الإثنان على علم بأن (ديلان أشوورث هو إبن (هنري أشوورث)؟ |
İlk olarak bütün internet aramaları Lee hakkındaydı. "Katil Lee Ashworth". Biraz garip. | Open Subtitles | حسناً، كل بحثها على النت كان عن "لي" "لي آشورث القاتل"، غريب بعض الشيء |
Baş şüphelimiz Lee Ashworth idi ama sağlam bir mazereti vardı. | Open Subtitles | المشتبه به الرئيسي كان رجلاً يدعى (لي آشورث) لكن كانت لديه حجة قوية |
Angela Ashworth senin muhtemelen AIDS olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أنجيلا أشورث)، تقول بأنّ مرض الإيدز خطير) وأنّني قد أكون مصاباً به |
Aynı zamanda Sheldon ve Dorothy Ashworth'ün torunu. | Open Subtitles | (و (شيلدون) و (دوروثي) هما حفيدا (أشوورث |
Dedektif Murtaugh, Ashworth'lerin aile avukatıyım. | Open Subtitles | (أيها المحقق (مورتاغ) أنا محامية عائلة (أشوورث |
Dylan Ashworth'ün kodunu çözebilirsem, öldürüldüğü gece... | Open Subtitles | إن عثرت على رمز (ديلان أشوورث) يمكنني إثبات |
Arabası yüzünden "Enzo" Dylan Ashworth gibi. | Open Subtitles | ديلان أشوورث) بإسم "إنزو" على إسم سيارته) |
Ama, Henry Ashworth ile ilişkilendirebileceğimiz 4 cinayetimiz var. | Open Subtitles | لكن لدينا 4 جرائم قتل يمكننا إتهام (هنري أشوورث) بها |
Hiç Ashworth Bulvarı'nda araba sürmedin mi? | Open Subtitles | (ألم تقد أبداً في شارع (أشوورث |
Ama ben... Ashworth California'yı duydun mu? | Open Subtitles | ألم تسمع عن (أشوورث) في "كاليفورنيا" ؟ |
Baş şüphelimiz Lee Ashworth denen bir adamdı. | Open Subtitles | المشتبه به الرئيسي كان رجلاً يدعى (لي آشورث) |
Hep böyle yapıyorlar zaten. Claire, Ashworth, hatta Gillespieler bile. | Open Subtitles | إنّ هذا مايفعلونهُ جميعًا,هي و(آشورث)وحتى آلـ(قيلسبيز). |
- Bu kolye, Ashworth'ün arabasında bulunan ve sonradan kaybolan kolye değil mi? | Open Subtitles | وتلك القلادة , أتلك القلادة التي عُثِرَ عليها بسيارةِ (آشورث) -الدليل المفقود؟ |
Eğer Ashworth evlerine girmişse, bir iz bırakmış olmalı. | Open Subtitles | إن كان (آشورث) في منزلهم فستكون هنالك أدلة جنائية |
Evet, öyleydi. Ashworth'ün DNA'sı evin her yerindeydi. | Open Subtitles | أجل، لقد كانت هنالك أدلة فحمض (آشورث) النووي كان في كل مكان |
Lee Ashworth onu taciz ettiğinizi iddia ediyor. | Open Subtitles | للمضايقة ، من السيد (لي أشورث) يقول بأنّك قمت بحبسه .. |
Lee Ashworth geçen gün ofisimize geldi. | Open Subtitles | إنّ (ليّ أشورث)أتى إلى مكتبنا بذلك اليوم. |
Baş şüphelimiz Lee Ashworth denen bir adamdı ama sağlam bir mazereti vardı. | Open Subtitles | المشتبه الرئيسي هو (لي أشورث) ولكنّه يملك حجّة قويّة |