ويكيبيديا

    "astımlı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الربو
        
    • بالربو
        
    • بالرّبو
        
    Şu fantom astımlı söylediklerinde ciddi mi sence? Open Subtitles هل تعتقدى ان هذا المخبول ذو الربو كان يعنى ذلك حقا ؟
    Belki astımlı çocukalar için evde ne olduğu önemlidir ya da belki de astımlarını tetikleyen ciddi hava kirliliği olan bir otoyola yakın oturuyorlardır. TED ربما أنه، بالنسبة للأطفال المصابين بالربو هو ما يحدث في منازلهم أو ربما أنهم يعيشون بقرب طريق سريع يه تلوث هوائي كبير والذي يثير الربو
    Ta ki astımlı geçmişi olan birini bulana kadar. Open Subtitles حتى عثروا على واحد له تاريخ مرض الربو
    Belki de el fenerini tutan kişi ağır astımlı biri olmalı, ne dersin? Open Subtitles ربما المصاب بالربو الحاد يجب أن يكون الشخص الذى يحمل الضوء الكاشف ؟
    Öyle birşeyi astımlı birine yaptığında ölebileceklerini... biliyor musun? Open Subtitles تعرفين ان فعلت ذلك بشخص مصاب بالربو قد يموت
    Ve ara sıra, astımlı. Open Subtitles ومن حين لآخر ، مصاب بالرّبو
    astımlı kadınlar, dünya üzerinde en az sikişen kadınlar. Open Subtitles مريضات الربو لديهم افضل جنس ستحصل عليه
    astımlı bir çocuğun yaşadığı evde bunu içemezsiniz! Open Subtitles كيف تريد التدخين وولدنا يعاني من الربو
    Kızım astımlı. Open Subtitles إبنتي تعاني من الربو.
    Bir astımlı için kötü bir yer. Open Subtitles مكانا سيئا للمن الربو.
    Liam B. astımlı. Liam K. öfke nöbeti geçiren. Open Subtitles ليام بي) ، مع داء الربو) و(ليام كي) ، يعاني من نوبات الغضب
    Göğüs kafesi ve diyafram kası eklemelerine bakılırsa, ya bir yüzücü ya şarkıcı, ya astımlı, ya da bunların herhangi bir kombinasyonu olma ihtimali var. Open Subtitles طبقاً لقفصها الصدري وحجابها الحاجز فهي إما سبّاحة أو مغنية، أو مصابة بالربو أو جميع ما سبق
    Evet, ben tamamen masum değilim ama bana açık açık geri zekalı dedin astımlı angut. Open Subtitles لن أدعي البراءة في كل ما حدث لكنكَ عملياً نعتني بالغبية أيها الأحمق المصاب بالربو
    İyi olup olmadığını sorduğumu hatırlıyorum, çünkü astımlı gibi nefes nefeseydin. Open Subtitles أتذكر إنني سألتكِ إن كنتِ على ما يرام لأنكِ كنتِ تلهثين مثل الشخص المُصاب بالربو.
    Biri esmer, biri astımlı. Open Subtitles إحداهما بشعر بني و الأخرى مصابة بالربو
    Ayrıca ebeveynleri, ACE'lerin ve toksik stresin etkileri hakkında eğitiyoruz, sizin elektrik prizlerini kapatmak veya kurşun zehirlenmesini önlediğiniz şekilde ve astımlı ve diyabetli hastalarımızın bakımını uygun hâle getiriyoruz. Hormonal ve bağışıklık sistemlerindeki değişiklikler dikkate alındığında, daha girişken bir tedaviye ihtiyaç duyma ihtimallerini onaylayıcı bir şekilde. TED ولكن قمنا أيضا بتوعية الآباء حول تأثيرات العنف في الطفولة والتوتر الحاد وبنفس أهميّة تغطية المنافذ الكهربائية، أو التسمم بالرصاص ثم أسسنا لرعاية مرضانا المصابين بالربو ومرض السكري بطريقة ندرك أنها قد تحتاج إلى علاج أكثر عدوانية نظرا للتغيرات في الأنظمة الهرمونية والجهاز المناعي.
    Bisiklete binen bir astımlı. Open Subtitles ! مصاب بالرّبو ويركب دراجة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد