Kornea çevresinde ve gırtlak astarında hafif kanamalı peteşi gözlemledim. | Open Subtitles | ولاحظت نمشات، وهي نزوف صغيرة حول قرنيته وعلى بطانة حنجرته. |
Kornea çevresinde ve gırtlak astarında hafif kanamalı peteşi gözlemledim. | Open Subtitles | ولاحظت نمشات، وهي نزوف صغيرة حول قرنيته وعلى بطانة حنجرته. |
Kan ve barut izi ceketin iç astarında. | Open Subtitles | الدماء وبقايا الطلق كانت موجودة على بطانة الجاكيت |
Hipoalerjenik yastıklar, doldurulmuş hayvanlar ve ceket astarında bulunan tipten. | Open Subtitles | الوسادات المضادة للحساسية , الحيوانات المحشوة, بطانة المعطف الشتوي. |
Normalde mide astarında ve geniz yolunda siyanür olur. | Open Subtitles | عادة السيانيد يعرض في بطانة المعدة و المجاري الأنفية |
Hipoalerjenik yastıklar, doldurulmuş hayvanlar ve ceket astarında bulunan tipten. | Open Subtitles | الوسادات المضادة للحساسية , الحيوانات المحشوة, بطانة المعطف الشتوي. |
Şimdi, bu pelerinlerin birinin ama sadece birinin astarında oyunun son sürümünde rol almanızı sağlayacak bir bilet dikili. | Open Subtitles | الآن، في بطانة واحدة مُخاطة بالرداء، هُناك تذكرة تمنحك دوراً صغيراً في آخر نُسخة من اللعبة. |
Kırmızı bir ipek elbisenin astarında. | Open Subtitles | إنها تتواجد في بطانة الثوب الأحمر الحريري |
Ceketimin astarında 40 bin dolar var. | Open Subtitles | لديّ 40 ألف دولاراً داخل بطانة معطفي. |
Döşemeyi delip tavan astarında delik açabilir. | Open Subtitles | ستثقب هذا التنجيد وتحدث ثقوبا في بطانة السقف ! |
Gömleğimin astarında. | Open Subtitles | في بطانة قميصي. |
Çantanın astarında bir sökük var. | Open Subtitles | -هناك شق في بطانة الشنطة |
Ceketin astarında. | Open Subtitles | بطانة سترته. |