| Eğer bayan bir astronotun bedeni erkek astronotun bedenine değerse, | Open Subtitles | فإذا لامس جسد رائدة الفضاء جسد رائد الفضاء |
| Hayır. astronotun teki öbürünü öldürdü bu yüzden. | Open Subtitles | كلا، أتعلم ماذا، رائدة الفضاء تلك التي حاولت قتل رائد الفضاء الآخر |
| astronotun kardeşine tekrar kavuşmasını istiyorum. | Open Subtitles | اتمنى ان يستعيد رائد الفضاء اخيه |
| Bu bir animasyon değil. Bu video, camdan bakan astronotun çektiği bir video. | TED | هذه ليست رسوم متحركة هذا فيديو صوره رائد فضاء من نافذة المحطة |
| Diğer gezegenlere yolculuk yapıyorum. Herhangi bir astronotun gidebileceğinden daha uzak yerlere. | Open Subtitles | نحن نسافر لكواكب أخرى أبعد مما ذهب أى رائد فضاء |
| Birçok astronotun yaşadığı gibi, yeterince geniş bir mesafeden bir şey görmek her şeyi değiştirir. | TED | رؤية الأشياء من مسافة بعيدة يغير كل شيء، كما شهد العديد من رواد الفضاء. |
| Uzay ajansı NASA, bu sabah Florida'da kalkış esnasında patlayan Challenger mekiğindeki öğretmen ve diğer altı astronotun ölümlerini henüz doğrulamadı. | Open Subtitles | وكالة الفضاء ناسا لم تتأكد بعد من الوفيات للمعلمة والستة الآخرين من رواد الفضاء الذين كانوا في المكوك التشالنجر الذي إنفجر |
| Ve, ah, sanırım bir astronotun son görevi-- son uçuşu-- bu nedenle hep çok özel bir uçuş olacak. | Open Subtitles | و أظن أن الرحلة الأخيرة لرائد الفضاء مهمته الأخيرة لابد أن تكون مميزة للغاية |
| astronotun kardeşine tekrar kavuşmasını diledim. | Open Subtitles | لقد تمنيت ان يستعيد رائد الفضاء اخيه |
| Ama öncelikle astronotun uzay yolculuğu planlarının FAA tarafından onaylanması gerekiyor. | Open Subtitles | لكن خطط رائد الفضاء ...للسفر إلى الفضاء أولاً يجب أن يصدق من قبل إف أي أي ... |
| Üzerinde de ünlü astronotun 25 tel saçı bulunuyor. | Open Subtitles | مع 25 شعرة من شعرات رائد الفضاء الشهير |
| Kahraman bir astronotun eve dönüşü böyle olmamalı ama. | Open Subtitles | الذي يجب أن يتلاقه رائد الفضاء |
| Bu astronotun kariyeri korunmalı. | Open Subtitles | مهنة رائد الفضاء يجب أن تكون محمية. |
| Bir astronotun yanında yatıyorum. | Open Subtitles | أنني نائمة بجانب رائد الفضاء |
| Bir astronotun yanında yatıyorum. | Open Subtitles | أنني نائمة بجانب رائد الفضاء |
| Bugün onu İtalyan bir astronotun hayatını kurtarmak için kullandım. | Open Subtitles | اليوم ،، إستخدمتها لأنقذَ حياةَ رائد فضاء إيطالي |
| Heyecanlı kalabalık, bir astronotun uzaya çıkmasından evvelki ilk insansız görevi izlemek için toplanıyor. | Open Subtitles | الجمهور المتشوق اتوا ليشاهدوا أول مهمة بدون رجل قبل ان يذهب رائد فضاء إلى الفضاء |
| Ben bir astronotun karısıyım ve bu da bir ulusal güvenlik meselesi. | Open Subtitles | أنا زوجة رائد فضاء وهذه مسألة تتعلق بالأمن القومي |
| İzlemediyseniz, film Mars'ta mahsur kalan bir astronotun onu Dünya'ya geri götürecek kurtarma operasyonu düzenlenene kadar yaşadığı hayatta kalma mücadelesini konu alıyor. | TED | أما الذين لم يشاهدوه، فهو فيلم حول رائد فضاء بقي عالقاً على سطح المريخ، وجهوده للبقاء على قيد الحياة إلى أن يتم إرسال فريق إنقاذ لإعادته إلى الأرض. |
| Bu bir astronotun sorumsuzluğu ve bebeğe ne olacağına doğduğu anda NASA karar verecek. | Open Subtitles | وسيتحمل رواد الفضاء المسؤولية وستتخذ ناسا القرار بما يجب فعله بمجرد أن يولد الطفل |
| Daha önce sadece 12 astronotun gittiği bir yere mi? | Open Subtitles | حيث فقط 12 من رواد الفضاء كانوا هناك |