Dünya çapında, 2000'in üzerinde ateş böceği türü vardır ve bunlar eş bulmanın ve cezbetmenin farklı yolları olan oldukça çeşitli kur sinyallari geliştirmişler. | TED | يوجد أكثر من 2000 نوع من اليراعات حول العالم وقد طورت بشكل ملحوظ إشارات تودد متنوعة، أي طرق مختلفة لإيجاد وجذب القرين. |
Her bir ateş böceği larvası ışıldayabilir, onların yetişkinleri bile yapamazken. | TED | بإمكان كل يرقة يراعة أن تضيء حتى عندما تعجز عن ذلك اليراعات البالغة. |
Bu yetişkinler yalnızca birkaç hafta yaşar ve şimdi de tek odakları cinsel ilişkidir, yani, genlerini gelecek ateş böceği nesillerine aktarmaktır. | TED | لا تعيش هذه اليراعات البالغة إلا لبضعة أسابيع، وهي الآن تركز بثباتٍ على الجنس أي على دفع جيناتها إلى الجيل التالي لليراعات. |
Sanki milyonlarca ateş böceği, suyun altında hapsolmuş, kanatlarını çırparak, kurtulmaya çalışıyor gibi gözükür. | Open Subtitles | انها تشبه الملايين من الحشرات المضيئة محبوسة تحت سطح الماء يحومو بأجنحتهم |
Bunu beceririm işte... ateş böceği yakalamayı. | Open Subtitles | هذا ما أفعله أمسك الحشرات المضيئة |
Merhaba ateş böceği. | Open Subtitles | مرحباً أيتها اليراعة .أنا |
Seni görünce ateş böceği gibi kızarıyor. | Open Subtitles | إنها تضيئ كاليراعة حين تراك |
Burada, Kuzey Amerika'da, gövdelerinden ışık yayabilme konusunda inanılmaz bir yetenğe sahip 100'ün üzerinde farklı ateş böceği türümüz var. | TED | هنا في شمال أمريكا، لدينا أكثر من 100 نوع مختلف من اليراعات التي تملك القدرة على أن تشع بالطاقة من أجسادها في هيئة ضوء. |
Bizim ateş böcekleri hakkında öğreneceğimiz hala çok şey var ama öyle görünüyor ki birçok hikaye saklı kalacak, çünkü dünyanın her yerinde, ateş böceği sayısı hızla sönmekte. | TED | لا زال لدينا الكثير لنتعلمه حول اليراعات، لكن يبدو أن عديدًا من القصص لن تروى، لأن فئات اليراعات حول العالم آخذة في الإنطفاء. |
Dünyada sürüyle ateş böceği var. | Open Subtitles | ثمة الكثير من اليراعات في هذا المستنقع |
Çoğu zaman, bu yetişkin ateş böcekleri yenmiyor çünkü gençlerinde gibi kuşları ve başka böcek yiyicileri uzak tutan toksinleri üretebiliyorlar, ama belli bir ateş böceği grubu yollarda bir yerlerde, bir şekilde korunma toksinleri için gerekli metabolik mekanizmayı kaybetmiş. | TED | اليراعات البالغة تلك لا تؤكل لأنها، مثل صغارها، تنتج مواد سامة طاردة للطيور وغيرها من آكلي الحشرات. ولكن في لحظةٍ ما، فقدت جماعة معينة من اليراعات بطريقةٍ ما الآلية الأيضية اللازمة لإنتاج سمومها الدفاعية. |
Sadece ateş böceği değillerdi. | Open Subtitles | لمْ تكُ اليراعات فحسب |
- ateş böceği yakalıyorlar. | Open Subtitles | يلتقطون الحشرات المضيئة |
"ateş böceği." Buldum. | Open Subtitles | الحشرات المضيئة |
Seni görünce ateş böceği gibi kızarıyor. | Open Subtitles | إنها تضيئ كاليراعة حين تراك |