Ek dilleri ne zaman öğrendiğinizden bağımsız olarak, çok dil bilen birisi olmak beyninize dikkate değer avantajlar sunar. | TED | لكن بغضِّ النّظرعن اكتسابك للغاتٍ إضافيّة، فكونك متعدد اللغات يُعطي دماغك بعض المزايا الاستثنائيّة |
Sanırım kraliyet ailesinden olmanın getirdiği bazı güzel avantajlar var. | Open Subtitles | أعتقد أن هناك العديد من المزايا الرائعة التي تحصل عيها عندما تكون ملكياً |
Bu da zinanın ara sıra size avantajlar sağladığını gösteriyor. | Open Subtitles | مّما يثبت بأن الدعارة توفّر لك بعض المزايا الإيجابيّة |
Patron olmanın getirdiği avantajlar, sanırım. | Open Subtitles | نعم,هذه فوائد أن تكون رئيساَ, في اعتقادي |
Çok fazla gizli görev, güzel avantajlar. | Open Subtitles | الكثير من العمل كمتخفية , فوائد جيدة |
Bu da zinanın ara sıra size avantajlar sağladığını gösteriyor. | Open Subtitles | مّما يثبت بأن الدعارة توفّر لك بعض المزايا الإيجابيّة |
Tüm avantajlar ve sınırsız özel jet seyahati imkânı. | Open Subtitles | شاملة جميع المزايا وسفريات خاصة غير محدودة. |
Ya sahip olduğumuz para ve avantajlar olmasaydı? | Open Subtitles | ماذا لو كنا لا نمتلك المال أو المزايا التي نحظة بها؟ |
Ve belli ki mekanik avantajlar da var, | Open Subtitles | ومن الواضح أن هناك بعض المزايا الميكانيكية أيضا |
Böylece doğal avantajlar eleniyor. | Open Subtitles | هذا يقضي على المزايا الطبيعية |
Ancak, ekonomik avantajlar ve hakiki faydalar da var, çünkü temiz teknolojinin yayılması bizlere daha temiz bir hava, daha iyi bir sıhhat, daha iyi ulaşım, daha yaşanılabilir şehirler, daha iyi bir enerji güvencesi, gelişmekte olan ülkeler için daha fazla enerjiye ulaşım imkânı sağlayacak. | TED | و لكن هناك أيضا منافع اقتصادية و فوائد اساسية، لأن نشر التكنولوجيا النظيفة سيجلب لنا هواء أنظف، و صحة أحسن، و نقلا أفضل و مدنا أصلح للعيش و أمانا أكثر للطاقة، وتسهيلا أكثر لوصول الطاقة إلى العالم النامي. |
Sizdeki avantajlar bizde yok, Gunther. | Open Subtitles | لم نأخذ فوائد ، جانتر |
Ama sana iyi avantajlar sunabiliriz. | Open Subtitles | ويمكننا أن نقدم فوائد أكثر |